×

Wir verwenden Cookies, um LingQ zu verbessern. Mit dem Besuch der Seite erklärst du dich einverstanden mit unseren Cookie-Richtlinien.

image

Culture Talk Turkey, Introducing Oneself

Introducing Oneself

Benim adım Zeliha Aydın. Ben Türkiye'liyim. Türkiye'de Edirneliyim. Istanbul'da Boğaziçi Üniversitesi İngilizce Öğretmenliği'nden mezun oldum. Ve bu sene buraya Türkçe öğretmek için geldim. Fullbright Burslusuyum. Ben 23 yaşındayım. Türkiye'ye geri dönünce İngilizce Öğretmenliği yapacağım. Bunun dışında müzik dinlemeyi, sinemaya gitmeyi, tiyatroyu ve kitap okumayı çok seviyorum. Arkadaşlarımla gezmeyi çok seviyorum.

Türkiye'de insanlar kendilerini tanıtırken genelde nereli olduklarını, ne iş yaptıklarını ve yaşlarını söylerler. Bayanlara yaşlarını sormak pek hoş karşılanan birşey değildir, özellikle orta yaşlı bayanlara, ama onlar kendileri söylemek isterlerse söylerler.

Bunun dışında insanlar kendilerini tanıtırken nereden geldiklerini, ne iş yaptıklarını özellikle söylerler. Bu insanların kendini tanıtma biçimidir. Ve bir diğer konuda insanlar birbirlerine hitap ederken Türkiye'de, saygıdan dolayı, eğer karşınızdaki insan sizden büyükse, ve o insanla samimi olduktan sonra, ona ‘amca', ‘teyze', ‘abi', ‘abla' gibi ifadeler kullanarak hitap edebilirsiniz. Ama eğer o insanla samimi değilseniz böyle kelimeler kullanmazsınız, daha çok bey veya hanım ifadeleri kullanılır, ‘Hasan Bey' ‘Ayşe Hanım' gibi.

Learn languages from TV shows, movies, news, articles and more! Try LingQ for FREE

Introducing Oneself Se présenter|soi-même introducing|Myself Sich selbst vorstellen Παρουσιάζοντας τον εαυτό σας Introducing Oneself Se présenter Presentarsi Представляємо себе

Benim adım Zeliha Aydın. ||泽利哈|阿伊丁 Mon||| |name|My name is|Aydın My name is Zeliha Aydın. Ben Türkiye’liyim. |我来自土耳其 |Je suis turc |I am Turkish. I am from Turkey. Türkiye’de Edirneliyim. |我来自埃迪尔内 |Je suis d'Edirne in Turkey|I'm from Edirne. |ich bin aus Edirne I am from Edirne in Turkey. Я из Эдирне в Турции. 我在土耳其的埃迪尔内。 Istanbul’da Boğaziçi Üniversitesi İngilizce Öğretmenliği’nden mezun oldum. à Istanbul|||||| In Istanbul|Bosphorus|University|English|from teaching English|graduate|I graduated in Istanbul||||Lehramt|absolvieren| I graduated from Bosphorus University English Language Teaching in Istanbul. Я окончила Университет Богазичи по преподаванию английского языка в Стамбуле. 我在伊斯坦布尔的博斯普鲁斯大学获得了英语教师资格。 Ve bu sene buraya Türkçe öğretmek için geldim. |||||to teach||I came Und dieses Jahr bin ich hierher gekommen, um Türkisch zu unterrichten. And this year I came here to teach Turkish. 今年我来到这里教授土耳其语。 Fullbright Burslusuyum. Bourse Fullbright| Fullbright Scholar|I am a scholar Fullbright| I'm a Fullbright Scholar. Я - стипендиат программы Фулбрайта. Ben 23 yaşındayım. I'm 23 years old. Türkiye’ye geri dönünce İngilizce Öğretmenliği yapacağım. ||when I return||| to Turkey||when I return||Teaching English| ||wenn ich zurückkehre||| Wenn ich in die Türkei zurückkehre, werde ich als Englischlehrer arbeiten. I'll make it back to corner Turkey English Teaching. Когда я вернусь в Турцию, я буду работать учителем английского языка. Bunun dışında müzik dinlemeyi, sinemaya gitmeyi, tiyatroyu ve kitap okumayı çok seviyorum. ||||||the theater||||| besides this||||||theater||||| ||||||Theater||||| Apart from that, I love listening to music, going to the cinema, theater and reading books. Arkadaşlarımla gezmeyi çok seviyorum. |reisen|| |to travel|| I love traveling with my friends. J'aime voyager avec mes amis.

Türkiye’de insanlar kendilerini tanıtırken genelde nereli olduklarını, ne iş yaptıklarını ve yaşlarını söylerler. |||vorstellen|||||||||sagen ||themselves|when introducing|usually|where they are from|they are|||what they do||their ages|they say |||||||||||âges| Wenn man sich in der Türkei vorstellt, sagt man normalerweise, woher man kommt, was man beruflich macht und wie alt man ist. In Turkey, people usually introducing themselves they're from, they say what they do and their ages. Lorsqu'ils se présentent en Turquie, les gens disent généralement d'où ils viennent, ce qu'ils font dans la vie et leur âge. Представляясь в Турции, люди обычно рассказывают, откуда они родом, чем занимаются и каков их возраст. Bayanlara yaşlarını sormak pek hoş karşılanan birşey değildir, özellikle orta yaşlı bayanlara, ama onlar kendileri söylemek isterlerse söylerler. |||||bien accueilli|||||||||||| den Frauen|Alter||||willkommen geheißene||||||den Frauen|||||| To women|their ages||||well-received|thing||especially|middle|middle-aged|to the ladies|but||themselves|to say|if they want|they say Es ist nicht üblich, Damen nach ihrem Alter zu fragen, insbesondere Damen mittleren Alters, aber wenn sie es selbst sagen wollen, werden sie es tun. Asking ladies is not very welcome, especially for middle-aged women, but if they want to say it themselves. Не принято спрашивать у дам их возраст, особенно у дам среднего возраста, но если они захотят сказать это сами, то скажут.

Bunun dışında insanlar kendilerini tanıtırken nereden geldiklerini, ne iş yaptıklarını özellikle söylerler. ||||||venir||||| besides this||||introducing themselves|where|"they come from"|||what they do|| Apart from that, when people introduce themselves, they often mention where they come from and what they do for a living. Bu insanların kendini tanıtma biçimidir. |||présentation| |||introduction|way of introducing |||Vorstellung| So identifizieren sich die Menschen. This is the way people promote themselves. Ve bir diğer konuda insanlar  birbirlerine hitap ederken Türkiye’de, saygıdan dolayı, eğer karşınızdaki insan sizden büyükse, ve o insanla samimi olduktan sonra, ona ‘amca', ‘teyze', ‘abi', ‘abla' gibi ifadeler kullanarak hitap edebilirsiniz. |||à ce sujet|||s'adresser|||par respect|à cause de|||||||||familier|||||||||||| ||other|on the subject||to each other|address|when addressing||out of respect|out of respect||the person in front of you|person|you|is older||||familiar||||uncle|aunt||sister||terms|using|address|you can address |||||||||aus Respekt|wegen||||||||||||||||||||| Und noch etwas: Wenn man sich in der Türkei gegenseitig anspricht, kann man aus Respekt, wenn die andere Person älter ist als man selbst und man sich mit ihr angefreundet hat, sie mit Ausdrücken wie "Onkel", "Tante", "Bruder", "Schwester" ansprechen. And another issue to people in Turkey while addressing each other, out of respect, if against your people from the first large, and that after the people were friendly, her 'uncle', 'aunt', 'brother', 'sister' can cater using such expressions. И еще один момент: когда люди обращаются друг к другу в Турции, из уважения, если человек старше вас, и после того, как вы с ним подружились, вы можете обратиться к нему, используя такие выражения, как "дядя", "тетя", "брат", "сестра". Ama eğer o insanla samimi değilseniz böyle kelimeler kullanmazsınız, daha çok bey veya hanım ifadeleri kullanılır, ‘Hasan Bey' ‘Ayşe Hanım' gibi. ||||||||verwenden|||||||||||| |if|||sincere|if you are not||words|"you don't use"|||||lady|expressions|are used||||| ||||||||||||||expressions||Hasan|||| Aber wenn man nicht aufrichtig zu dieser Person ist, benutzt man solche Worte nicht, sondern eher "Herr Hasan" oder "Frau Ayşe". But if you are not intimate with that person, you do not use such words, more gentlemen or lady expressions are used, 'Hasan Bey' Ayse Hanim 'like.