×

Wir verwenden Cookies, um LingQ zu verbessern. Mit dem Besuch der Seite erklärst du dich einverstanden mit unseren Cookie-Richtlinien.


image

TED x Istanbul, Kadın. | Banu Çiftçi | TEDxBahcesehirUniversity

Kadın. | Banu Çiftçi | TEDxBahcesehirUniversity

Çeviri: Orkun Nazim Kadioglu Gözden geçirme: Yunus ASIK

Merhaba herkese.

Evet, Batuhan'ın söylediği gibi

benim adım Banu.

Banu ne demek biliyor musunuz bilmiyorum ama

Banu farsça bir kelime ve kadın demek.

Evet, kraliçe, hanımefendi,

tüm kadın kavramlarını kapsayan bir kelime.

Ve ben kadın hastalıkları ve doğum uzmanıyım.

Şimdi...

Ayrıca, Afrika'dan New York'a,

Van Başkale'den İran sınırından Nişantaşı'na kadar

binlerce kadının doğumunu yaptırttım,

ameliyat ettim

ve belki yüz binlercesini muayene ettim.

Dolayısıyla, böyle kadın deyince birazcık konuşma hakkım var herhalde.

O yüzden sizlerle "kadın"ı konuşmak istiyorum.

Klasiktir, neyle başlayalım?

Türk Dil Kurumu ile başlayalım.

Evet. Kadın! Erişkin dişi insan.

Mutabık mıyız? Evet.

Peki.

Erişkin ne demek? Ona gelelim.

Bu, Dünya Sağlık Örgütü'nün sınıflaması.

24 yaş ve üzerini yetişkin kabul ediyoruz.

18-24 de genç yetişkin.

Peki, 24 yaş ve üzeri.

Şu oku biraz ilerletelim.

25 yaşında bir dişiye kız mı dersiniz kadın mı?

Yani şu geçiş ne zaman oluyor?

İşte burada, toplumda çok ciddi bir anlam karmaşası var.

Ama karmaşa kelimede değil,

çok daha derinlerde.

Ben size bunu anlatacağım.

Sorumuza dönelim,

24 yaşında bir dişi

kız mı dersiniz kadın mı?

Bana hemen şunu sorarsınız:

evli mi?

Aslında orada onu sormak istemiyorsunuz siz.

De ötekini de nasıl soracağız şimdi?

Değil mi?

Evet, merak ettiğimiz şey

maalesef cinsel deneyimi.

Ona göre kadın veya kız diyeceğiz.

Hani erişkin dişiydi?

Niye biz bunu medeni duruma

veya cinsel öyküye dönüştürdük?

Kelimenin korkutuculuğu burada başlıyor.

Ben size kadın kelimesinin korkutuculuğunu anlatacağım.

Kadın cinsiyet belirten bir kelime sadece,

erkek gibi, kadın, erkek.

Ama biz cinsiyet belirten bir kelimeyi almışız

cinsel öykü belirten bir kelimeye çevirmişiz.

Yani, Türk Dil Kurumu erişkin dişi diyor

ama biz "cinsel deneyimi olan" dişi diyoruz aslında.

Buradan bir konuya geleceğim,

bayan-kadın tartışmaları değil mi?

Bundan bahsetmesek olmaz.

Ama, üzgünüm ama ben burada erkeklere hak veriyorum.

Şimdi tanımadığı bir dişiye diyelim,

yolda hitap etmesi gerekiyor,

hanımefendi demek aklına gelmiyor diyelim ki.

Şimdi, bayan-kadın dedik.

Tanımadığı bir dişi yürüyor yolda,

hanımefendi demek de aklına gelmiyor diyelim.

Kadın dediğinde alacağı tepkiyi düşünebiliyor musunuz?

Biraz sert bir tepki olabilir, değil mi?

Dolayısıyla, erkekler de bayan kelimesine sığınıyor aslında.

Kadın derse başına gelecekleri bilmediğinden.

Peki, kadın derse niye başına bir şey geliyor?

Çünkü, sorun erkeklerde değil.

Kadının kendisini "kadın" diye tanımlarkenki çatışmasında.

Neden? Türk Dil Kurumu'ndan tutun da,

demin anlattığım anlama kadar.

Çünkü bu cinsellik belirten bir ifadeye çevrilmiş.

Ve toplumun kadın kelimesine yüklediği anlamı,

o da haklı olarak kendisine alıyor.

Aslında (toplum) size haksızlık da etmeyelim.

Şurada, çok kısa bir dönem kadın olmanıza izin veriyor.

Ne zaman bu biliyor musunuz?

Evlendikten anne olana kadarki dönem.

Burada, hem kadın kendisine "evet, ben kadınım" diye tanımlıyor

hem de toplum ona rahatlık kadın diyor.

Hani, sevgili Duygu Asena "kadının adı yok" diyor ya.

Kadının adı değil, kadının kendi yok!

Kadın yok.

Bir örnek daha vereyim.

45 ya da 50 yaşlarında evlenmemiş bir hanımefendiyi düşünelim.

Ne diyoruz?

Evde kalmış kız, evde kalmış kız kurusu.

Gene kadın olamadı!

Niye evde kalmış kadın demiyoruz?

Madem evde kalmışı kullanacağız, hadi kabul ettik.

Gene kadın olamadı.

Peki biraz daha gerilere gidelim.

Küçük çocuğa inelim, kız oğlan tanımlarına gelelim.

Ne diyor Türk Dil Kurumu kıza?

Dişi çocuk. Peki.

Oğlana bakalım, karşılığı: erkek çocuk.

Tamam.

Şimdi, kız çocuğunun büyümesinden korkuyoruz ya

kadın olmak, hakaret gibi kabul ediliyor ya.

Erkekte de tam tersi var.

O da bir an önce büyüsün istiyoruz, oğlan denilmesin ona istiyoruz.

Neden?

Şu tanımdan dolayı.

Yani, biri bir an önce büyüsün erkek olsun

ama diğeri hep çocuk kalsın, kız kalsın.

Burada asıl amaç cinsellik yaşamasın.

Peki niye bu konuyu seçtim? Ne demek istiyorum?

Kadın kelimesinin ve onu çağrıştıran her kelime veya tümcenin

ayıp karşılanmasının, çekinilmesinin,

bu kelimeden kaçınılmasının tek bir sebebi var.

Kadını cinsel kimliğinden uzak tutmak.

Kadının cinselliğini görmezden gelmek ya da yok saymak.

Kadının cinsiyetinin ve hormonlarının ona verdiği

cinsiyet, doğurganlık, üreme yeteneğini kabul edip

cinselliği ona hak görmemek.

Psikanaliz bunu çok güzel açıklıyor.

Yani bunun bilimsel açıklaması da var.

O, kız kadın anne vardı ya,

kadın sadece ve sadece anne kimliği ile korkutucu olmaktan çıkıyor.

Anne olana kadarki -o zaten adı olmayan dönemde-

korkutucu ve tehlikeli.

Hatta biz buna yöresel olarak bir kelime daha eklemişiz:

namus nesnesi.

Namusun hiçbir dilde karşılığı yok

biliyor musunuz sözlükte?

Erdem, dürüstlük, gerçek namusun var.

Ama bizim kast ettiğimiz bacak arası namusun

Türkçe dışında hiçbir dilde karşılığı yok.

Kadının cinselliğini yok saymak dedik ya,

bir de bunun fiziksel yapılan hali var.

Vahşice kadının cinselliğini yok etmek.

Evet, kadın sünnetinden bahsedeceğim.

Ben buna çok aşinayım.

Ben Afrika'ya çok sık gidiyorum.

Gönüllü doktor olarak orada ameliyatlar yapıyorum,

muayeneler yapıyorum.

Şimdi, muayenelerde enteresan bir şey var.

Kadınlara baktığımda genital anatomi farklı.

Hani biri doğumsal olabilir, anlamadım görmediğim bir anatomi var.

Nedir bu diye yanımdaki oradaki yerel görevliye sorduğumda

"hocam onlar sünnetli kadınlar" dedi.

Size ne olduğunu anlatayım, ne yaptıklarını.

Birleşmiş Milletler buna

"genital sakatlama"diyor, bu şekilde geçiyor.

Şimdi, 3 tipi var:

ya klitorisi çıkarıyorlar, ya klitorisle beraber iç dudakları çıkarıyorlar,

ya da tüm genital bölgeyi çıkarıp dikiyorlar.

Sadece âdet kanı ve idrarın akışına izin verecek şekilde.

Bu üçüncünün diğer amacı da ne biliyor musunuz?

Evlendiğinde, eşi bıçakla açıyor orayı ki

bakire olduğundan emin oluyor.

Şimdi, evet bu vahşice ama çok sık yapılıyor.

Bu tüm konuşmayı da bunun için yapıyorum.

Biz de kelimelerimizle çok da farklı bir şey yapmıyoruz.

Orada amaç zevk almasın, haz duymasın.

Bir kadının zevk alması niye bu kadar korkutucu?

Öyle korkutucu ki!

Bir de bunu sağlama alıyorlar.

Bu sünnet edilen çocuklar, yaklaşık 5 yaşında kız çocukları.

Evet, bu Uganda'dan bir fotoğraf, yetimhaneden.

Bunun bu arada bir dinle falan ilgisi yok.

Mesela, Somali %85i müslüman olan bir ülke, çok sıktı.

Kongo Demoktratik Cumhuriyeti'ne gittiğimde,

orası da yüzde 80-85 hristiyan ve katolik bir ülke,

orada da çok sıktı.

Bunun dinle bir ilgisi yok.

Ve bu sünnetlerde bu kız çocuklarının çoğu

kan kaybından kaybediliyor.

Bir o kadarı da, bunlar yaşlı kadınların aynı jileti kullanarak

yaptıkları işlemler, AIDS bulaşıyor. Zaten çok yaygın.

Ya inanılmaz kötü bir şey.

Tabii psikolojik etkilerini hiç konuşmuyorum.

Bu hala bitmedi.

Evet, insan hakları ihlali ama

Birleşmiş Milletler'in raporuna göre

önümüzdeki 10 yılda hala 30 milyon kız çocuğu

sünnet tehlikesi ile karşı karşıya.

Bu bir tek doğuda değil, batıda da böyle

yine etnik gruplar arasında Amerika'da da Avrupa'da da

sünnet hâlâ var.

Peki, biraz da özel olalım değil mi?

Kadınlarımız özeldir, özeldir...

Güzel bir kelimemiz var: "kadının özel günleri".

Değil mi? Âdet günleri.

Peki, size polikliniğimden bir diyalogla devam etmek istiyorum.

Steteskobu olan benim, bana benzeyen bir şey seçtik.

Şimdi, şunu soruyorum: en son ne zaman âdet gördünüz?

Bu benim için çok önemli.

Hani fonksiyonel bir sıkıntı var mı diye.

Evet, aldığım cevap: "dün temizlendim".

"Kirli miydiniz?"

"Evet, 5 gün kirli kalıyorum, ama zamanında kirlenirim hep, hiç aksamaz".

Evet, gülüyorsunuz ama benim çok sık yaşadığım bir şey öykü alırken.

Sizce burada kast edilen hijyenik bir kirlenme mi?

Maalesef değil.

Çünkü âdet gördüğünde,

kadın o ay gebe kalmayacak demek.

Gebe kalmayacak, hani anne olamayacak ya

bu da bunun bir yansıması.

O zaman kirli.

Peki, bu kirlenme dediğiniz şeyin

dünyanın en temiz şeyi olduğunu biliyor musunuz?

Biz niye âdet görürüz, ya da niye "kirleniriz"?

Yeni bir yaşam başlayacak.

O yüzden vücut onu öyle bir sisteme alıyor ki, o kadar titizlikle.

Yepyeni olsun diye her ay yenisini yapıyor.

Âdet dediğimiz şey, her ay, rahmin bir iç tabakası var

bebeğin yerleştiği yer,

orası bebek gelecek diye hazırlanır, kalınlaşır,

damarlanması artar, bir yuva oluşturulur, âdet görülmesse o yuva dökülür.

Biz buna âdet kanaması diyoruz.

Ama "kirlenme" de diyoruz.

Peki, tıbbi olarak size bunu gösterip gebe kalmaya geçeceğim.

Bir animasyon üzerinden göstereceğim.

Şimdi, bu bizim alt karın bölgemiz, genital organlarımız.

Kabaca, şu armut gibi gördüğünüz şey rahim,

yandakiler yumurtalıklar ve tüpler.

Şimdi her ay hormonların etkisiyle, şu yumurtalıklarımızdan

birinde yumurta oluşmaya başlıyor.

Bunlar doğuştan beri bekliyor orada.

Bir tanesi büyüyor ve atılıyor.

Biz buna yumurtlama diyoruz.

Bu her ay oluyor, düzenli bir şekilde.

Bu yumurtlama olurken, oradan salınan hormonların etkisiyle

-bahsettiğim rahmin iç tabakası burası-

kalınlaşıyor.

Niye kalınlaşıyordu? Bebek gelirse diye.

Peki, cinsel ilişki oldu. Milyonlarca spermden bir tanesi döllemeyi başardı.

Bebek oluştu, o hazır olmuş yuvaya geliyor, yerleşiyor.

Tebrikler, gebesiniz!

Doğuracaksınız, anne olacaksınız, Cennet ayaklarınızın altında.

Değil mi?

Peki, diyelim ki gebelik oluşmadı.

Bakın o zaman da, yumurta döllenmedi ya,

ya da tutunamıyor döllendi,

o oluşmuş iç tabaka dökülüyor.

İşte biz buna âdet kanaması diyoruz.

Yani, görüyor musunuz ne kadar titizlikle hazırlanmış bir şey,

her ay yenisi yapılıyor ve biz buna "kirlenmek" diyoruz.

Daha da önemlisi var,

bir kız çocuğunun ilk âdet gördüğünü düşünün.

Âdet görmek ve doğurganlık kadındaki en kompleks mekanizma.

Hipofiz bezinden başlıyor, bir sürü hormonların etkisi var.

Bu kız çocuğunda, hepsi çok sağlam bir şekilde çalışıyor,

sağlıklı doğurgan demek.

E niye ayıplıyoruz?

Niye kız çocuğu ben âdet gördüm diye çıkamıyor?

Niye bunu saklıyor?

Anne olacak işte!

Biraz sinirlendim, düzeleyim.

Peki...

Size sinirlenmedim, eminim burada hiç öyle düşünen yok.

Peki, bir şey daha anlatacağım şimdi.

Yine bunlar tıbbi kısımlar.

Anne karnında cinsiyet nasıl oluşuyor?

Değil mi?

Leylekler niye bazen kız, bazen erkek getiriyor?

Şimdi, o döllenme var ya,

o anda hangi şampiyon sperm oraya ulaşıp döllemeyi başardıysa,

o taşıdığı kromozom Y ise erkek bebek oluyor, X ise kız bebek oluyor.

Bu oran %50.

Peki, diyelim ki erkek, Y kromozomu taşıyor, erkek çocuk doğacak.

Öyle hemen olmuyor birleşmeyle.

Diyor ki o Y kromozomundaki bir bölge:

iki bebeğin de 1,5 aylık olana kadar anne karnında,

ortak bir yumurtalığı var.

O bölge diyor ki, bu çocuk erkek olacak diyor

sen diyor onu testis yap diyor, testise dönüş diyor.

Ve testis oluşuyor.

Sonra da başka bir madde diyor ki:

testosteron salgıla, erkek bebek olacak.

Bu hormonun etkisiyle de erkeğin iç üreme organları oluşuyor.

Sonra yine enzimsel başka bir basamakla da erkeğin dış organları oluşuyor.

Erkek çocuk doğuyor, sıkıntı yok.

Peki, kız bebeğe gelelim.

Kız bebek ne demek? X taşıyordu Y yok, ya bu bölge yok.

Hiçbir hormon vermeseniz de -ki anne karnında almıyor-

ya östrojen uyarısı anne karnında yok kız bebekte,

testosteron olmadığı için direk sağlıklı bir kız bebek doğuyor.

Ya, tüm bu sistemler o testis yerine yumurtalığa dönüyor,

yumurtalıktan sonra rahim ve iç genital organlar oluşuyor.

Sonra da dış üreme organları oluşuyor, kız bebek oluyor.

Ya burada söylemek istediğim

hiçbir şey vermeseniz de

doğa kız yapmaya meyilli.

Evet, kadın cinsiyeti yapıyor.

Ya, doğa bunu yapıyor ve erkeğin o uzun bir yolu vardı ya

hani hormonlar oluşuyordu, iç üreme vesaire,

orada herhangi bir doğumsal kusur olduğunda

hop dişiye dönüyor gene.

Mesela şöyle düşünün,

kromozomu Y, testisi var, testosteron üretiyor,

işte prostat vesaire iç üreme organları oluşmuş,

tam orada bir doğumsal kusur var.

Dış üreme organları oluşamıyor.

Ama oluşamıyor değil, ne oluyor biliyor musunuz?

Kız organları oluşuyor.

Yani, takıldığı yerde doğa onu hemen dişiye çeviriyor.

Siz orada ne diyorsunuz?

"Aaa kızım oldu" diyorsunuz.

Bu kız geliyor, ergenlik döneminde âdet görmüyor,

niye âdet görmüyor diye bize getiriyorsunuz.

Biz bakıyoruz diyoruz ki: "e bu kız değil ki".

Nasıl değil? Kromozomlarına bakıyoruz başka bir şey,

içeride rahim, yumurtalık yok

hatta testis var, karnında.

İşte bunlar da cinsiyet bozuklukları.

Neyse bu çok karmaşık bir konu...

Demek istediğim şu,

doğa kadın yapmaya çalışıyor.

Evet, erkek tali bir cinsiyet

mi acaba? Bu esprisi tabii...

Bir de şu gözle bakarsanız tam tersi,

"erkek olmak ciddi iş".

Değil mi?

Evet, yani, sen kalk o kadar milyon spermin içinden ulaş,

bir taneyi dölle, şampiyon ol, sonra bütün bu mekanizmaları geç,

hormonların doğru çalışsın, bütün enzimlerin doğru çalışsın,

son basamağa kadar, erkek oluyorsun ya.

Gerçekten zor iş.

Şaka olsun diye söylemiyorum.

Bakın iki farklı bakış açısı.

Tali cinsiyetten özel cinsiyete.

Peki, o zaman bir de yine Türk Dil Kurumu'na dönelim.

Dişi ile erkeğin tanımına bakalım.

Yumurta oluşturan veya yavru doğuran birey.

Peki.

Yetmiyor, şuh, işveli, çekici olacak bir de ki dişi olabilsin.

Değil mi?

Bu kadar size kadın anlatıyorum diye böyle giyindim.

Sırf bu sebeple.

Evet, yetmedi yani.

Erkeğe bakalım,

yetişkin adam, bay, peki.

Sperm oluşturan organizma, tamam bunu anlattık zaten.

Yetmedi, sözüne güvenilir, mert olacak bir de.

Yani şimdi erkek oldu yetmiyor, adam olacak.

O da yetmiyor, adam gibi adam olacak yahu!

Peki, yani farkındaysanız dengeli anlatıyorum,

öyle erkeklere sıkıntılı bir şey anlatacağımı düşünmeyin.

Dönelim kadın tanımına, çok güldük.

Bakın, analık veya ev yönetimi bakımından gereken erdemleri ve becerileri olan.

Şimdi, sağlıklı yüz çiftten her şeyi yolunda olan 15 tanesinde gebelik oluşmaz.

Biz bunları araştırmaya başlarız.

Siz bu 15 kadını erdemsiz yaptınız, becereksiz yaptınız,

Kadın. Frauen | Banu Çiftçi | TEDxBahcesehirUniversity Women. | Banu Çiftçi | TEDxBahcesehirUniversity Femmes | Banu Çiftçi | TEDxBahcesehirUniversité Женщина. Kvinnor | Banu Çiftçi | TEDxBahcesehirUniversity | Banu Çiftçi | TEDxBahcesehirUniversity

Çeviri: Orkun Nazim Kadioglu Gözden geçirme: Yunus ASIK Перевод: Оркун Назим Кадиоглу Рецензия Юнуса Асика

Merhaba herkese.

Evet, Batuhan'ın söylediği gibi Yes, as Batuhan said Да, как сказал Батухан.

benim adım Banu.

Banu ne demek biliyor musunuz bilmiyorum ama I don't know if you know what banu means but

Banu farsça bir kelime ve kadın demek. Banu is a Persian word and it means woman.

Evet, kraliçe, hanımefendi, ||Yes, queen, lady Yes, queen, ma'am,

tüm kadın kavramlarını kapsayan bir kelime. ||concepts of women|encompassing|| a word that encompasses all female concepts. слово, которое охватывает всю концепцию женщин.

Ve ben kadın hastalıkları ve doğum uzmanıyım. And I am an obstetrician and gynecologist.

Şimdi...

Ayrıca, Afrika'dan New York'a,

Van Başkale'den İran sınırından Nişantaşı'na kadar

binlerce kadının doğumunu yaptırttım, I have given birth to thousands of women, Я принял роды у тысяч женщин,

ameliyat ettim Performed surgery| I operated оперированный

ve belki yüz binlercesini muayene ettim. ||||examined| and I have examined perhaps hundreds of thousands of them.

Dolayısıyla, böyle kadın deyince birazcık konuşma hakkım var herhalde. ||||a little bit||my right||I suppose Therefore, I guess I have a right to speak a little when I say such a woman. Поэтому, думаю, я имею право немного высказаться, когда говорю о женщинах.

O yüzden sizlerle "kadın"ı konuşmak istiyorum.

Klasiktir, neyle başlayalım? |with what| It's classic, what should we start with? Это классика, с чего начнем?

Türk Dil Kurumu ile başlayalım. ||Institution|| Let's start with the Turkish Language Institution. Начнем с Ассоциации турецкого языка.

Evet. Kadın! Erişkin dişi insan. ||Adult|female| Yup. Woman! Adult female human. Да. Женщина. Взрослая человеческая женщина.

Mutabık mıyız? Evet. Agreed||

Peki.

Erişkin ne demek? Ona gelelim.

Bu, Dünya Sağlık Örgütü'nün sınıflaması. |||the Organization's|classification This is the World Health Organization classification.

24 yaş ve üzerini yetişkin kabul ediyoruz. years old||and above|adult|| Мы принимаем взрослых в возрасте 24 лет и старше.

18-24 de genç yetişkin. 18-24 - молодые взрослые.

Peki, 24 yaş ve üzeri.

Şu oku biraz ilerletelim. |move forward|a little bit|

25 yaşında bir dişiye kız mı dersiniz kadın mı? Вы бы назвали 25-летнюю женщину девушкой или женщиной?

Yani şu geçiş ne zaman oluyor? ||transition|||

İşte burada, toplumda çok ciddi bir anlam karmaşası var. |||||||confusion| Здесь имеет место очень серьезная путаница смыслов в обществе.

Ama karmaşa kelimede değil, |confusion||

çok daha derinlerde.

Ben size bunu anlatacağım.

Sorumuza dönelim, Давайте вернемся к нашему вопросу,

24 yaşında bir dişi

kız mı dersiniz kadın mı?

Bana hemen şunu sorarsınız: Вы сразу же спрашиваете меня об этом:

evli mi?

Aslında orada onu sormak istemiyorsunuz siz. На самом деле, вы не хотите спрашивать его там.

De ötekini de nasıl soracağız şimdi? |the other one|||| А как мы будем спрашивать о другом?

Değil mi?

Evet, merak ettiğimiz şey Да, нам интересно следующее.

maalesef cinsel deneyimi. |sexual|sexual experience сексуальный опыт, к сожалению.

Ona göre kadın veya kız diyeceğiz. Мы будем называть ее женщиной или девушкой.

Hani erişkin dişiydi? |adult|

Niye biz bunu medeni duruma |||civil status|marital status Почему бы нам не цивилизовать его

veya cinsel öyküye dönüştürdük? |sexual|sexual history| или превратили его в сексуальную историю?

Kelimenin korkutuculuğu burada başlıyor. |The scariness|| Именно здесь начинается ужас этого слова.

Ben size kadın kelimesinin korkutuculuğunu anlatacağım. Я расскажу вам, как страшно слово "женщина".

Kadın cinsiyet belirten bir kelime sadece, Женщина - это просто гендерное слово,

erkek gibi, kadın, erkek.

Ama biz cinsiyet belirten bir kelimeyi almışız ||gender|indicating||| Но мы взяли гендерное слово

cinsel öykü belirten bir kelimeye çevirmişiz. sexual||||| мы превратили его в слово, обозначающее сексуальную историю.

Yani, Türk Dil Kurumu erişkin dişi diyor ||||adult|adult female| Так, Ассоциация турецкого языка говорит, что взрослая женщина

ama biz "cinsel deneyimi olan" dişi diyoruz aslında. |||||female|| но на самом деле мы говорим "сексуально опытная" женщина.

Buradan bir konuya geleceğim, Здесь я перейду к делу,

bayan-kadın tartışmaları değil mi? |woman||| аргументы "женщина-женщина", не так ли?

Bundan bahsetmesek olmaz. |"not mention"| Мы не можем не упомянуть об этом.

Ama, üzgünüm ama ben burada erkeklere hak veriyorum. ||||||right| Но, простите, но здесь я на стороне мужчин.

Şimdi tanımadığı bir dişiye diyelim, Теперь, допустим, женщина, которую он не узнает,

yolda hitap etmesi gerekiyor, |addressing|| необходимо решать на дороге,

hanımefendi demek aklına gelmiyor diyelim ki. "lady"||||| Скажем так, вам не придет в голову называть ее мэм.

Şimdi, bayan-kadın dedik. |lady|woman| Итак, мы сказали "леди-женщина".

Tanımadığı bir dişi yürüyor yolda, По дороге идет женщина, которую он не узнает,

hanımefendi demek de aklına gelmiyor diyelim. lady||||| Скажем так, вам и в голову не придет назвать ее мэм.

Kadın dediğinde alacağı tepkiyi düşünebiliyor musunuz? |||reaction|| Можете ли вы представить себе реакцию, если бы он назвал ее женщиной?

Biraz sert bir tepki olabilir, değil mi? |harsh||reaction||| Это, наверное, немного грубовато, не находите?

Dolayısıyla, erkekler de bayan kelimesine sığınıyor aslında. |||ladies||"take refuge in"| Поэтому мужчины также находят убежище в слове "дама".

Kadın derse başına gelecekleri bilmediğinden. |"if she says"|"to her"||"not knowing" Потому что он не знал, что произойдет, если она это скажет.

Peki, kadın derse niye başına bir şey geliyor? Так почему же с ним что-то происходит, если она это говорит?

Çünkü, sorun erkeklerde değil. Потому что дело не в мужчинах.

Kadının kendisini "kadın" diye tanımlarkenki çatışmasında. В конфликте женщины с определением себя как "женщины".

Neden? Türk Dil Kurumu'ndan tutun da, Почему? От Ассоциации турецкого языка,

demin anlattığım anlama kadar. as I just||| в том значении, которое я только что описал.

Çünkü bu cinsellik belirten bir ifadeye çevrilmiş. ||sexual content||||turned into

Ve toplumun kadın kelimesine yüklediği anlamı,

o da haklı olarak kendisine alıyor. ||rightly||| и он по праву забирает его себе.

Aslında (toplum) size haksızlık da etmeyelim. |society||unfair treatment|| На самом деле, давайте не будем несправедливы к вам (обществу).

Şurada, çok kısa bir dönem kadın olmanıza izin veriyor. Там он позволяет вам на очень короткий период времени стать женщиной.

Ne zaman bu biliyor musunuz?

Evlendikten anne olana kadarki dönem. От замужества до материнства.

Burada, hem kadın kendisine "evet, ben kadınım" diye tanımlıyor Здесь обе женщины определяют себя как "да, я женщина".

hem de toplum ona rahatlık kadın diyor. ||||||"calls her" а общество называет ее женщиной для утех.

Hani, sevgili Duygu Asena "kadının adı yok" diyor ya. |dear||||||| Знаете, уважаемая Дуйгу Асена говорит, что "у женщин нет имен".

Kadının adı değil, kadının kendi yok! Не имя женщины, не сама женщина!

Kadın yok.

Bir örnek daha vereyim.

45 ya da 50 yaşlarında evlenmemiş bir hanımefendiyi düşünelim.

Ne diyoruz?

Evde kalmış kız, evde kalmış kız kurusu. ||spinster|||| Пряха, пряха, пряха.

Gene kadın olamadı! Она не могла снова стать женщиной!

Niye evde kalmış kadın demiyoruz? Почему бы нам не назвать ее девой?

Madem evde kalmışı kullanacağız, hadi kabul ettik. Since|||||| Если мы собираемся использовать то, что осталось дома, давайте примем это.

Gene kadın olamadı. Джин не может быть женщиной.

Peki biraz daha gerilere gidelim. |||further back| Что ж, давайте вернемся немного назад.

Küçük çocuğa inelim, kız oğlan tanımlarına gelelim. ||"let's descend"|||"definitions of"| Давайте спустимся к маленькому ребенку, давайте придем к определениям девочки и мальчика.

Ne diyor Türk Dil Kurumu kıza?

Dişi çocuk. Peki. Female||

Oğlana bakalım, karşılığı: erkek çocuk. ||male child||

Tamam.

Şimdi, kız çocuğunun büyümesinden korkuyoruz ya Теперь мы боимся, что девочка вырастет.

kadın olmak, hakaret gibi kabul ediliyor ya. ||insult||||

Erkekte de tam tersi var. |||the opposite| С мужчинами все наоборот.

O da bir an önce büyüsün istiyoruz, oğlan denilmesin ona istiyoruz. Мы хотим, чтобы он вырос как можно скорее, мы не хотим, чтобы его называли мальчиком.

Neden?

Şu tanımdan dolayı. Благодаря этому определению.

Yani, biri bir an önce büyüsün erkek olsun |||||"grows up"|| Я имею в виду, что кто-то вырастет и станет мужчиной.

ama diğeri hep çocuk kalsın, kız kalsın. но другая всегда будет ребенком, девочкой.

Burada asıl amaç cinsellik yaşamasın. |main||sexual activity| Главная цель здесь не в том, чтобы заниматься сексом.

Peki niye bu konuyu seçtim? Ne demek istiyorum? Почему же я выбрал эту тему? Что я имею в виду?

Kadın kelimesinin ve onu çağrıştıran her kelime veya tümcenin ||||evoking||||the sentence Слово "женщина" и все слова или фразы, которые его обозначают

ayıp karşılanmasının, çekinilmesinin, considered inappropriate||being avoided быть опозоренным, изгаляться,

bu kelimeden kaçınılmasının tek bir sebebi var.

Kadını cinsel kimliğinden uzak tutmak. Ограждение женщин от их сексуальной идентичности.

Kadının cinselliğini görmezden gelmek ya da yok saymak. Игнорирование или пренебрежение женской сексуальностью.

Kadının cinsiyetinin ve hormonlarının ona verdiği Это женский пол и гормоны.

cinsiyet, doğurganlık, üreme yeteneğini kabul edip Gender|fertility|reproductive ability||| распознавать пол, фертильность, репродуктивную способность

cinselliği ona hak görmemek. ||right| не принимать сексуальность как должное.

Psikanaliz bunu çok güzel açıklıyor.

Yani bunun bilimsel açıklaması da var.

O, kız kadın anne vardı ya, Эта девушка, эта женщина-мумия,

kadın sadece ve sadece anne kimliği ile korkutucu olmaktan çıkıyor.

Anne olana kadarki -o zaten adı olmayan dönemde- Пока она не стала матерью, в тот период, которому нет названия.

korkutucu ve tehlikeli.

Hatta biz buna yöresel olarak bir kelime daha eklemişiz: |||locally traditional term||||| Мы даже добавили к нему местное слово:

namus nesnesi. Object of honor|object of honor объект почета

Namusun hiçbir dilde karşılığı yok Честь не имеет эквивалента ни в одном языке

biliyor musunuz sözlükte?

Erdem, dürüstlük, gerçek namusun var. Virtue|honesty||| У вас есть добродетель, честность, истинная честь.

Ama bizim kast ettiğimiz bacak arası namusun ||meant||crotch area||sexual honor Но что мы подразумеваем под "честью между ног".

Türkçe dışında hiçbir dilde karşılığı yok. Оно не имеет эквивалента ни в одном языке, кроме турецкого.

Kadının cinselliğini yok saymak dedik ya, Мы говорили об игнорировании женской сексуальности,

bir de bunun fiziksel yapılan hali var. |||||form| а затем есть физическая версия.

Vahşice kadının cinselliğini yok etmek. Brutally|||| Жестокое уничтожение сексуальности женщины.

Evet, kadın sünnetinden bahsedeceğim. ||female genital mutilation| Да, я буду говорить о калечащих операциях на женских половых органах.

Ben buna çok aşinayım. Я очень хорошо с ним знаком.

Ben Afrika'ya çok sık gidiyorum.

Gönüllü doktor olarak orada ameliyatlar yapıyorum, Volunteer|||||

muayeneler yapıyorum. I do checkups.| Я провожу обследования.

Şimdi, muayenelerde enteresan bir şey var. В ходе обследований есть кое-что интересное.

Kadınlara baktığımda genital anatomi farklı. Когда я смотрю на женщин, анатомия половых органов отличается.

Hani biri doğumsal olabilir, anlamadım görmediğim bir anatomi var. ||congenital|||||| Знаете, один из них может быть врожденным, я не понимаю, есть анатомия, которую я не видел.

Nedir bu diye yanımdaki oradaki yerel görevliye sorduğumda ||||||local official| Когда я спросил местного офицера рядом со мной, что это такое, он сказал.

"hocam onlar sünnetli kadınlar" dedi. Он сказал: "Ходжа, это обрезанные женщины".

Size ne olduğunu anlatayım, ne yaptıklarını. Я расскажу вам, что произошло, что они сделали.

Birleşmiş Milletler buna Организация Объединенных Наций

"genital sakatlama"diyor, bu şekilde geçiyor. |"genital mutilation"|||| "калечащие операции на половых органах", вот что там написано.

Şimdi, 3 tipi var: |types| В настоящее время существует 3 типа:

ya klitorisi çıkarıyorlar, ya klitorisle beraber iç dudakları çıkarıyorlar, |||||||inner labia| Они либо удаляют клитор, либо удаляют внутренние половые губы вместе с клитором,

ya da tüm genital bölgeyi çıkarıp dikiyorlar. ||||||they sew up или они удаляют всю область гениталий и зашивают ее.

Sadece âdet kanı ve idrarın akışına izin verecek şekilde. |menstrual blood|||"of urine"|"flow of"||| Обеспечить только отток менструальной крови и мочи.

Bu üçüncünün diğer amacı da ne biliyor musunuz? Знаете ли вы, каково другое назначение этого третьего?

Evlendiğinde, eşi bıçakla açıyor orayı ki |his/her spouse|with a knife||| Когда вы женитесь, ваша жена открывает его ножом

bakire olduğundan emin oluyor. virgin||| он следит за тем, чтобы она была девственницей.

Şimdi, evet bu vahşice ama çok sık yapılıyor. |||brutal|||| Да, это жестоко, но так поступают очень часто.

Bu tüm konuşmayı da bunun için yapıyorum. Вот почему я произношу всю эту речь.

Biz de kelimelerimizle çok da farklı bir şey yapmıyoruz.

Orada amaç zevk almasın, haz duymasın. ||||pleasure| Цель там не в том, чтобы наслаждаться, не в том, чтобы испытывать удовольствие.

Bir kadının zevk alması niye bu kadar korkutucu? Почему женщине так страшно чувствовать удовольствие?

Öyle korkutucu ki! Это так страшно!

Bir de bunu sağlama alıyorlar. И они в этом убеждаются.

Bu sünnet edilen çocuklar, yaklaşık 5 yaşında kız çocukları. Эти обрезанные дети - девочки в возрасте около 5 лет.

Evet, bu Uganda'dan bir fotoğraf, yetimhaneden. |||||orphanage Да, это фотография из Уганды, из детского дома.

Bunun bu arada bir dinle falan ilgisi yok. Кстати, это не имеет никакого отношения к религии.

Mesela, Somali %85i müslüman olan bir ülke, çok sıktı. ||||||||got boring Например, Сомали - страна, где 85 процентов населения - мусульмане.

Kongo Demoktratik Cumhuriyeti'ne gittiğimde,

orası da yüzde 80-85 hristiyan ve katolik bir ülke, которая на 80-85 процентов состоит из христиан и католиков,

orada da çok sıktı. там ему тоже было скучно.

Bunun dinle bir ilgisi yok.

Ve bu sünnetlerde bu kız çocuklarının çoğu ||||||most of

kan kaybından kaybediliyor. blood|from blood loss|"is being lost" он истекает кровью.

Bir o kadarı da, bunlar yaşlı kadınların aynı jileti kullanarak ||||||||razor blade| И столько же, это старые женщины, пользующиеся одной и той же бритвой.

yaptıkları işlemler, AIDS bulaşıyor. Zaten çok yaygın. |actions||is transmitted|||widespread процедуры, которые они делают, вы заболеваете СПИДом. Это уже очень распространено.

Ya inanılmaz kötü bir şey.

Tabii psikolojik etkilerini hiç konuşmuyorum. Конечно, я не говорю о психологическом воздействии.

Bu hala bitmedi. Это еще не конец.

Evet, insan hakları ihlali ama |||violation| Да, это нарушение прав человека.

Birleşmiş Milletler'in raporuna göre Согласно докладу Организации Объединенных Наций

önümüzdeki 10 yılda hala 30 milyon kız çocuğu еще 30 миллионов девочек в ближайшие 10 лет

sünnet tehlikesi ile karşı karşıya. под угрозой обрезания.

Bu bir tek doğuda değil, batıda da böyle Так обстоит дело не только на востоке, но и на западе.

yine etnik gruplar arasında Amerika'da da Avrupa'da da снова между этническими группами, как в Америке, так и в Европе

sünnet hâlâ var. обрезание все еще существует.

Peki, biraz da özel olalım değil mi? Что ж, давайте сделаем его особенным, не так ли?

Kadınlarımız özeldir, özeldir... |are special| Наши женщины - особенные, особенные...

Güzel bir kelimemiz var: "kadının özel günleri". ||||the woman's|| У нас есть красивое слово: "особые дни женщины".

Değil mi? Âdet günleri. ||Period days|

Peki, size polikliniğimden bir diyalogla devam etmek istiyorum. Что ж, я хотел бы продолжить диалог из моей поликлиники.

Steteskobu olan benim, bana benzeyen bir şey seçtik. Это у меня стетоскоп, поэтому мы выбрали что-то похожее на меня.

Şimdi, şunu soruyorum: en son ne zaman âdet gördünüz? А теперь я спрошу вас: когда у вас в последний раз были месячные?

Bu benim için çok önemli.

Hani fonksiyonel bir sıkıntı var mı diye. |||functional issue||| Вы знаете, чтобы проверить, есть ли функциональная проблема.

Evet, aldığım cevap: "dün temizlendim". |||yesterday|

"Kirli miydiniz?" Were you dirty?|

"Evet, 5 gün kirli kalıyorum, ama zamanında kirlenirim hep, hiç aksamaz". |||||||||never delays "Да, я пачкаюсь в течение 5 дней, но я всегда пачкаюсь вовремя, это никогда не подводит".

Evet, gülüyorsunuz ama benim çok sık yaşadığım bir şey öykü alırken. Да, вы смеетесь, но это то, с чем я сталкиваюсь очень часто, когда покупаю рассказы.

Sizce burada kast edilen hijyenik bir kirlenme mi? ||meant by|meant|||| Как вы думаете, имеется ли в виду гигиеническое загрязнение?

Maalesef değil.

Çünkü âdet gördüğünde, |has her period| Потому что когда у тебя месячные,

kadın o ay gebe kalmayacak demek. |||"get pregnant"|| это означает, что она не забеременеет в этом месяце.

Gebe kalmayacak, hani anne olamayacak ya

bu da bunun bir yansıması. ||||reflection of this и это отражение этого.

O zaman kirli. Тогда он грязный.

Peki, bu kirlenme dediğiniz şeyin Итак, что это за загрязнение

dünyanın en temiz şeyi olduğunu biliyor musunuz? это самая чистая вещь в мире?

Biz niye âdet görürüz, ya da niye "kirleniriz"? Почему у нас менструация, или почему мы становимся "грязными"?

Yeni bir yaşam başlayacak. Начнется новая жизнь.

O yüzden vücut onu öyle bir sisteme alıyor ki, o kadar titizlikle. |||||||||||meticulously Поэтому организм принимает его в такой системе, так скрупулезно.

Yepyeni olsun diye her ay yenisini yapıyor. "Brand new"|||||| Он делает новый каждый месяц, так что он совершенно новый.

Âdet dediğimiz şey, her ay, rahmin bir iç tabakası var Period|||||the uterus|||inner layer| То, что мы называем менструацией, каждый месяц есть внутренний слой матки.

bebeğin yerleştiği yer, где поселился ребенок,

orası bebek gelecek diye hazırlanır, kalınlaşır, |||||thickens она становится все толще и толще, готовая к появлению ребенка,

damarlanması artar, bir yuva oluşturulur, âdet görülmesse o yuva dökülür. vascularization|||||||||"sheds" Сосуды увеличиваются, образуется гнездо, и если менструация не наступает, гнездо выпадает.

Biz buna âdet kanaması diyoruz. |||menstrual bleeding| Мы называем это менструальным кровотечением.

Ama "kirlenme" de diyoruz. |pollution|| Но мы также говорим "загрязнение".

Peki, tıbbi olarak size bunu gösterip gebe kalmaya geçeceğim. |medically|||||get pregnant|| Хорошо, я покажу вам с медицинской точки зрения, а затем перейду к зачатию.

Bir animasyon üzerinden göstereceğim. Я покажу это на примере анимации.

Şimdi, bu bizim alt karın bölgemiz, genital organlarımız. ||||lower abdomen||| Это нижняя часть живота, наши половые органы.

Kabaca, şu armut gibi gördüğünüz şey rahim, "Roughly speaking"||pear-shaped uterus||||womb Грубо говоря, то, что вы видите в виде груши, - это матка,

yandakiler yumurtalıklar ve tüpler. |ovaries||fallopian tubes

Şimdi her ay hormonların etkisiyle, şu yumurtalıklarımızdan ||||"due to"||

birinde yumurta oluşmaya başlıyor. ||begin to form| один из них начинает формировать яйцо.

Bunlar doğuştan beri bekliyor orada. |since birth||| Они были там с самого рождения.

Bir tanesi büyüyor ve atılıyor. Один из них вырастает и выбрасывается.

Biz buna yumurtlama diyoruz. ||We call this ovulation.| Мы называем это овуляцией.

Bu her ay oluyor, düzenli bir şekilde. Это происходит каждый месяц, на регулярной основе.

Bu yumurtlama olurken, oradan salınan hormonların etkisiyle ||||released|| Когда происходит овуляция, гормоны, выделяемые при этом

-bahsettiğim rahmin iç tabakası burası- |uterus||inner layer| -Это внутренний слой матки, о котором я говорю...

kalınlaşıyor. is getting thicker становится все гуще.

Niye kalınlaşıyordu? Bebek gelirse diye.

Peki, cinsel ilişki oldu. Milyonlarca spermden bir tanesi döllemeyi başardı. |sexual|sexual intercourse||||||fertilization| Итак, был половой акт. Один сперматозоид из миллионов сперматозоидов сумел оплодотвориться.

Bebek oluştu, o hazır olmuş yuvaya geliyor, yerleşiyor. |||||the womb||settling in

Tebrikler, gebesiniz!

Doğuracaksınız, anne olacaksınız, Cennet ayaklarınızın altında. You will give birth|||Heaven|| Ты родишь, ты станешь матерью, Небеса будут у твоих ног.

Değil mi?

Peki, diyelim ki gebelik oluşmadı. |||pregnancy|

Bakın o zaman da, yumurta döllenmedi ya,

ya da tutunamıyor döllendi, ||"cannot hold on"| или не выдерживает, или оплодотворяется,

o oluşmuş iç tabaka dökülüyor. что сформированный внутренний слой отпадает.

İşte biz buna âdet kanaması diyoruz. Это то, что мы называем менструальным кровотечением.

Yani, görüyor musunuz ne kadar titizlikle hazırlanmış bir şey, |||||"meticulously"||| Вы видите, как тщательно все подготовлено?

her ay yenisi yapılıyor ve biz buna "kirlenmek" diyoruz. Каждый месяц создаются новые, и мы называем это "пачкаться".

Daha da önemlisi var, Есть кое-что более важное,

bir kız çocuğunun ilk âdet gördüğünü düşünün. Представьте, что у девочки начались первые месячные.

Âdet görmek ve doğurganlık kadındaki en kompleks mekanizma. |||fertility|||| Менструация и фертильность - самые сложные механизмы в организме женщины.

Hipofiz bezinden başlıyor, bir sürü hormonların etkisi var. Pituitary gland|"gland"|||||| Все начинается с гипофиза, многие гормоны оказывают влияние.

Bu kız çocuğunda, hepsi çok sağlam bir şekilde çalışıyor, |||||very well||| В этой девушке все работает очень надежно,

sağlıklı doğurgan demek. |fertile| это означает "здоровый плодовитый".

E niye ayıplıyoruz? ||Why do we condemn? Так зачем же осуждать его?

Niye kız çocuğu ben âdet gördüm diye çıkamıyor? Почему девушка не может выйти, ведь у меня месячные?

Niye bunu saklıyor? Почему он скрывает это?

Anne olacak işte! Она станет мамой!

Biraz sinirlendim, düzeleyim. ||calm down Я немного расстроена. Со мной все будет в порядке.

Peki...

Size sinirlenmedim, eminim burada hiç öyle düşünen yok. Я не сержусь на вас, я уверен, что здесь нет никого, кто бы так думал.

Peki, bir şey daha anlatacağım şimdi. Хорошо, я скажу вам еще одну вещь.

Yine bunlar tıbbi kısımlar. ||medical|medical sections Опять же, это медицинские части.

Anne karnında cinsiyet nasıl oluşuyor? |in the womb||| Как определяется пол в утробе матери?

Değil mi?

Leylekler niye bazen kız, bazen erkek getiriyor? Storks|||||| Почему аисты иногда приносят девочек, а иногда мальчиков?

Şimdi, o döllenme var ya, ||fertilization||

o anda hangi şampiyon sperm oraya ulaşıp döllemeyi başardıysa,

o taşıdığı kromozom Y ise erkek bebek oluyor, X ise kız bebek oluyor.

Bu oran %50. Это 50 процентов.

Peki, diyelim ki erkek, Y kromozomu taşıyor, erkek çocuk doğacak. Ну, допустим, мужчина несет Y-хромосому, родится ребенок мужского пола.

Öyle hemen olmuyor birleşmeyle.

Diyor ki o Y kromozomundaki bir bölge:

iki bebeğin de 1,5 aylık olana kadar anne karnında, оба ваших ребенка находятся в утробе матери до 1,5-месячного возраста,

ortak bir yumurtalığı var. shared||a common ovary| имеет один общий яичник.

O bölge diyor ki, bu çocuk erkek olacak diyor |||that||||| Эта область говорит о том, что этот ребенок будет мальчиком.

sen diyor onu testis yap diyor, testise dönüş diyor. |||testicle||||| он сказал сделать из него яичко, он сказал превратить его в яичко.

Ve testis oluşuyor. И формируется яичко.

Sonra da başka bir madde diyor ki: ||||"article"|| В другой статье говорится:

testosteron salgıla, erkek bebek olacak. |secrete||| выделяют тестостерон, у вас родится мальчик.

Bu hormonun etkisiyle de erkeğin iç üreme organları oluşuyor. ||||||reproductive system formation||"are formed" Под влиянием этого гормона формируются мужские внутренние половые органы.

Sonra yine enzimsel başka bir basamakla da erkeğin dış organları oluşuyor. ||enzymatic|||with another step||||| Затем, на другом ферментативном этапе, формируются наружные органы самца.

Erkek çocuk doğuyor, sıkıntı yok. |||no problem| Родился мальчик, без проблем.

Peki, kız bebeğe gelelim. Ладно, о девочке.

Kız bebek ne demek? X taşıyordu Y yok, ya bu bölge yok.

Hiçbir hormon vermeseniz de -ki anne karnında almıyor- Даже если вы не даете никаких гормонов - которые вы не получаете в утробе матери.

ya östrojen uyarısı anne karnında yok kız bebekte, ||estrogen stimulation||||| Стимуляция эстрогенами не происходит в утробе матери у ребенка-девочки,

testosteron olmadığı için direk sağlıklı bir kız bebek doğuyor. |||directly||||| и из-за отсутствия тестостерона рождается здоровая девочка.

Ya, tüm bu sistemler o testis yerine yumurtalığa dönüyor, |||||||ovary| Все эти системы возвращаются в яичник, а не в яичко,

yumurtalıktan sonra rahim ve iç genital organlar oluşuyor. ||uterus||||| После яичника формируется матка и внутренние половые органы.

Sonra da dış üreme organları oluşuyor, kız bebek oluyor. |||reproductive organs||||| Затем формируются наружные половые органы, и получается девочка.

Ya burada söylemek istediğim Что я хочу сказать здесь

hiçbir şey vermeseniz de даже если вы ничего не даете.

doğa kız yapmaya meyilli. Nature|||prone to природа склонна создавать девушек.

Evet, kadın cinsiyeti yapıyor. ||female gender|

Ya, doğa bunu yapıyor ve erkeğin o uzun bir yolu vardı ya Это делает природа, а человек прошел долгий путь.

hani hormonlar oluşuyordu, iç üreme vesaire, ||"were forming"||internal reproduction| Вы знаете, формировались гормоны, происходило внутреннее размножение и так далее,

orada herhangi bir doğumsal kusur olduğunda |||congenital|birth defect| при наличии врожденных дефектов

hop dişiye dönüyor gene. "turns to female"|||turns back again и он снова превращается в самку.

Mesela şöyle düşünün, Например, подумайте так,

kromozomu Y, testisi var, testosteron üretiyor, |||||produces Y-хромосома, яички, вырабатывает тестостерон,

işte prostat vesaire iç üreme organları oluşmuş, и внутренние репродуктивные органы, простата и так далее,

tam orada bir doğumsal kusur var. |||congenital|birth defect| там врожденный дефект.

Dış üreme organları oluşamıyor. External||| Наружные репродуктивные органы не могут сформироваться.

Ama oluşamıyor değil, ne oluyor biliyor musunuz? Но дело не в том, что он не может сформироваться, знаете, что происходит?

Kız organları oluşuyor. Органы девочки формируются.

Yani, takıldığı yerde doğa onu hemen dişiye çeviriyor. |"gets stuck"|||||| Поэтому там, где он тусуется, природа превращает его в самку.

Siz orada ne diyorsunuz? Что вы там говорите?

"Aaa kızım oldu" diyorsunuz. Вы говорите: "О, у меня есть дочь".

Bu kız geliyor, ergenlik döneminde âdet görmüyor, |||puberty||menstrual period| Эта девочка приходит, у нее нет менструации в период полового созревания,

niye âdet görmüyor diye bize getiriyorsunuz. почему у нее нет менструации, приведите ее к нам.

Biz bakıyoruz diyoruz ki: "e bu kız değil ki". Мы смотрим на нее и говорим: "она не девочка".

Nasıl değil? Kromozomlarına bakıyoruz başka bir şey, Как это нет? Мы смотрим на его хромосомы, это что-то другое,

içeride rahim, yumurtalık yok |uterus|| нет матки, нет яичников внутри

hatta testis var, karnında. |"cyst"||"in his abdomen" даже яичко, в животе.

İşte bunlar da cinsiyet bozuklukları. ||||disorders И это гендерные расстройства.

Neyse bu çok karmaşık bir konu... |||complicated|| В любом случае, это очень сложная тема...

Demek istediğim şu, Я хочу сказать следующее,

doğa kadın yapmaya çalışıyor. Природа пытается создать женщину.

Evet, erkek tali bir cinsiyet ||secondary|| Да, мужчина является вторичным полом

mi acaba? Bu esprisi tabii... |||"Is it over? Just kidding..."| Интересно, так ли это? Это, конечно, шутка.

Bir de şu gözle bakarsanız tam tersi, А если посмотреть с другой стороны, то все наоборот,

"erkek olmak ciddi iş". "Быть мужчиной - серьезное дело".

Değil mi? Не так ли?

Evet, yani, sen kalk o kadar milyon spermin içinden ulaş, Да, я имею в виду, из всех этих миллионов сперматозоидов,

bir taneyi dölle, şampiyon ol, sonra bütün bu mekanizmaları geç, оплодотворить одного, стать чемпионом, а затем обойти все эти механизмы,

hormonların doğru çalışsın, bütün enzimlerin doğru çalışsın, ваши гормоны работают правильно, все ваши ферменты работают правильно,

son basamağa kadar, erkek oluyorsun ya.

Gerçekten zor iş.

Şaka olsun diye söylemiyorum. Я говорю это не в шутку.

Bakın iki farklı bakış açısı. |||perspective| Смотрите, две разные точки зрения.

Tali cinsiyetten özel cinsiyete. Secondary|||

Peki, o zaman bir de yine Türk Dil Kurumu'na dönelim. Что ж, тогда давайте вернемся к Ассоциации турецкого языка.

Dişi ile erkeğin tanımına bakalım. female|||| Давайте посмотрим на определение понятия "мужчина" и "женщина".

Yumurta oluşturan veya yavru doğuran birey. |||offspring||individual Особь, образующая яйца или дающая потомство.

Peki.

Yetmiyor, şuh, işveli, çekici olacak bir de ki dişi olabilsin. "Not enough"|seductive|coquettish|attractive|||||feminine or seductive| Этого недостаточно, она должна быть бойкой, кокетливой, привлекательной, чтобы быть женщиной.

Değil mi?

Bu kadar size kadın anlatıyorum diye böyle giyindim. Я так одет, потому что я так много рассказывал вам о женщинах.

Sırf bu sebeple. "Just for this"|| Только по этой причине.

Evet, yetmedi yani. Да, этого было недостаточно.

Erkeğe bakalım, Давайте посмотрим на человека,

yetişkin adam, bay, peki. Adult||gentleman| взрослый человек, пока, хорошо.

Sperm oluşturan organizma, tamam bunu anlattık zaten. Спермообразующий организм, хорошо, мы это уже рассмотрели.

Yetmedi, sözüne güvenilir, mert olacak bir de. |his word|trustworthy|brave||| Мало того, он должен быть надежным и благородным.

Yani şimdi erkek oldu yetmiyor, adam olacak. Так что теперь мало быть мужчиной, он будет мужчиной.

O da yetmiyor, adam gibi adam olacak yahu! |||||||for goodness' sake Мало того, он будет достойным человеком!

Peki, yani farkındaysanız dengeli anlatıyorum, ||"if you notice"|"balanced"| Так что, если вы понимаете, я рассказываю это взвешенно,

öyle erkeklere sıkıntılı bir şey anlatacağımı düşünmeyin. ||troublesome|||| не думаю, что буду рассказывать таким людям что-то тревожное.

Dönelim kadın tanımına, çok güldük. ||||we laughed a lot Давайте вернемся к определению понятия "женщина", мы много смеялись.

Bakın, analık veya ev yönetimi bakımından gereken erdemleri ve becerileri olan. |motherhood||home management|household management|in terms of||virtues||skills| Смотри, с достоинствами и навыками, необходимыми в плане материнства или ведения домашнего хозяйства.

Şimdi, sağlıklı yüz çiftten her şeyi yolunda olan 15 tanesinde gebelik oluşmaz. ||hundred|||||||pregnancy| Так, из ста здоровых пар 15 из ста, у которых все в порядке, не могут зачать ребенка.

Biz bunları araştırmaya başlarız. Мы начнем их расследовать.

Siz bu 15 kadını erdemsiz yaptınız, becereksiz yaptınız, |||immoral||| Вы сделали этих 15 женщин без добродетели, некомпетентными,