Bearer Of The Cups (Ajuha)
|||杯子|杯子的持有者
Taşıyıcı|-nın|Belirli artikel|Kupa|(Ajuha)
Träger der Pokale (Ajuha)
Bearer Of The Cups (Ajuha)
Portador de las copas (Ajuha)
Porteur de coupes (Ajuha)
Portatore di Coppe (Ajuha)
Portador das Copas (Ajuha)
Bägare av kopparna (Ajuha)
Носій Кубків (Аджуха)
聖杯持有者 (Ajuha)
Kupa Taşıyıcısı (Ajuha)
يها الساقي إليك المشتكى
|||控訴者
"O"|cupbearer||the complaint
ey|şarapçı|sana|şikayetçi
Oh bartender, to you is the complainant
Ey şarap sunan, sana şikayet ediyorum
قد دعوناك وإن لم تسمع
|邀請你|||你聽到
|we called you|and if||hear
belki|seni çağırdık|ve eğer|(olumsuzluk eki)|duyarsan
We may have called you, even if you did not hear
Seni çağırdık ama duymadın
ونديم همت في غرته
|||光辉时刻
regretted|aspiration||his prime
Venedik|cesaret|içinde|yüzü
And Nadim Hemmat was stunned
Ve dostum, onun güzelliğinde heveslendim
وشربت الراح من راحته
|||香气
|The wine||his comfort
ve içtim|sarhoşluk|-den|sarhoşluğundan
And I drank the comfort of his peace
Ve onun elinden şarabı içtim
كلما استيقظ من غفوته
每當|||
her seferinde|uyandığında|den|uykusundan
Every time he wakes up from his nap
Her uyandığında
جذب الزق إليه واتكا
拉近|||
Pulled|Pulled the bag||leaned on
çekti|çocuk|ona|dayandı
Attract the alley to him and Atka
Zıkkımı çekti ve yaslandı
وسقاني أربعا في أربع
給我喝|||
"gave me"|"four times"||
içirdi|dört kez|içinde|dört
And he watered me four by four
Bana dört dörtlük içirdi
غصن بان مال من حيث استوى
|香樟|||在那裡|平坦
|Slender tree||||where it grew
dal|çam|eğildi|tarafından|nerede|düzleşti
The branch of Ban turned away from where it stood
Bir çiçek dalı, olduğu yerden eğildi
بات من يهواه من فرط الجوى
||||過度|痛苦
geceledi|kim|onu seviyor|kim|aşırı|acı
He became one of his passions due to the excessiveness of the atmosphere
Aşık olduğu kişi, aşırı özlemden geceyi geçirdi
خافق الأحشاء موهون القوى
||虚弱|力量
çarpan|karın|zayıf|güçler
Visceral beater weakens the powers
İçimdeki kalp zayıf.
كلما فكر في البين بكى
|思考|||
her zaman|düşündü|içinde|ayrılık|ağladı
Whenever he thought about Albin, he cried
Ayrılığı düşündükçe ağlıyorum.
ويحه يبكي لما لم يقع
ah vah|ağlıyor|neden|(geçmiş zaman olumsuzu)|düşüyor
Woe to him, he cries when it doesn't happen
Ah, olmamış olan için ağlıyor.
ما لعيني عشيت بالنظر
ne|gözlerime|akşam oldu|bakışla
What has blinded my eyes with the sight
Gözlerim, bakışla karardı.
أنكرت بعدك ضوء القمر
inkar ettin|yokluğun|ışık|ay
I denied the light of the moon after your departure
Senin yokluğunda ayın ışığını inkar ettim.
وإذا ما شئت فاسمع خبري
ve eğer|ne|istersen|o zaman dinle|haberimi
And if you wish, listen to my news
Eğer istersen haberimi dinle
عشيت عيناي من طول
gözlerim karardı|gözlerim|-den|uzunluktan
My eyes became blind from long
Gözlerim uzun süre ağlamaktan karardı
البكاء وبكى بعضي على بعضي معي
ağlama|ve ağladı|bir parçam|üzerine|diğer parçam|benimle
Wept part of me for part of me with me
Ağladım ve bir parçam diğer parçam için ağladı
ليس لي صبر ولا لي جلد
değil|var|sabır|ve|var|dayanıklılık
I have no patience and I have no endurance
Sabır yok bende ne de olsa dayanacak gücüm yok
يا لقومي عذلوا واجتهدوا
ey|kavmim|eleştirdiler|çok çalıştılar
O my people, they have reproached and made efforts
Ey kavmim, beni kınadılar ve çabaladılar
أنكروا شكواي مما أجد
inkar ettiler|şikayetimi|neyin|buluyorum
They denied my complaint about what I feel
Şikayetimi inkar ettiler.
مثل حالي حقه أن يشتكي
benim gibi|durumu|hakkı|-ması|şikayet etmesi
Like my current situation, he has the right to complain
Hâlimin hakkı şikayet etmektir.
كمد اليأس وذل الطمع
keder|umutsuzluk|ve aşağılık|hırs
The pain of despair and the humiliation of greed
Umutsuzluğun kederi ve açgözlülüğün alçaklığı.
كبدي حرى ودمعي يكف
karaciğerim|yanıyor|ve gözyaşım|durmuyor
My liver is burning and my tears won't stop
Karaciğerim yanıyor ve gözyaşım durmuyor.
يعرف الذنب ولا يعترف
biliyor|günah|ve|kabul ediyor
Suçu biliyor ama kabul etmiyor.
أيها المعرض عما أصف
ey||hakkında|tarif ediyorum
Ey sergi, tarif ettiğimden uzak dur.
قد نما حبك عندي وزكا
zaten|büyüdü|aşkın|bende|ve gelişti
Sevgin benim içimde büyüdü ve gelişti.
لا تقل في الحب إني مدعي
hayır|de|hakkında|aşk|ben|iddia eden
Aşk konusunda, ben iddia ediyorum deme.
SENT_CWT:AFkKFwvL=1.59 PAR_TRANS:gpt-4o-mini=4.12
tr:AFkKFwvL
openai.2025-01-22
ai_request(all=34 err=0.00%) translation(all=28 err=0.00%) cwt(all=129 err=0.78%)