Einstein's twin paradox explained - Amber Stuver
Einstein'in|||||
Einsteins Zwillingsparadoxon erklärt - Amber Stuver
La paradoja de los gemelos de Einstein explicada - Amber Stuver
Le paradoxe des jumeaux d'Einstein expliqué - Amber Stuver
Il paradosso dei gemelli di Einstein spiegato - Amber Stuver
アインシュタインの双子のパラドックスを説明 - アンバー・スチューバー
Paaiškintas Einšteino dvynių paradoksas - Amber Stuver
Bliźniaczy paradoks Einsteina wyjaśniony - Amber Stuver
O paradoxo dos gémeos de Einstein explicado - Amber Stuver
Парадокс близнецов Эйнштейна объяснен - Амбер Стаувер
Einstein'ın ikiz paradoksu açıklandı - Amber Stuver
Пояснення парадоксу близнюків Ейнштейна - Ембер Ставер
爱因斯坦双生子佯谬解释 - Amber Stuver
愛因斯坦的孿生悖論的解釋 - 安布爾·斯塔弗
On their 20th birthday, identical twin astronauts volunteer for an experiment.
||||||astronotlar|gönüllü olmak|||
Al cumplir los 20 años, dos astronautas gemelas participan en un experimento.
20\. doğum günlerinde,
Terra will remain on Earth, while Stella will board a spaceship.
Terra||||||Stella||||uzay gemisi
Terra se quedará en la Tierra y Stella se irá de viaje en un cohete.
Terra Dünya'da kalırken Stella uzaya gidecekti.
Stella's ship will travel at 86.6% the speed of light
Stella'nın||||||||
El navío de Stella viajará a 86.6 % a la velocidad de la luz
Stella'nın uzay gemisi ışık hızının % 86,6'sında seyahat ederek
to visit a star that is 10 light-years away,
hasta llegar a una estrella que está a 10 años luz,
10 ışık yılı uzaklığındaki bir yıldızı ziyaret edecekti
then return to Earth at the same speed.
y regresará a la Tierra a la misma velocidad.
ve aynı hızda Dünya'ya dönecekti.
As they prepare to part ways,
Al prepararse a partir,
Yollarını ayırmaya hazırlanırken
the twins wonder what will happen when they're reunited.
las gemelas se preguntan qué ocurrirá cuando se reencuentren.
ikizler yeniden bir araya geldiklerinde ne olacağını merak ediyorlardı.
Since a light year is exactly the distance light can travel in a year,
Como un año luz es la distancia exacta que viaja la luz en un año,
Işık yılı, ışığın tam olarak bir yılda kat ettiği mesafe olduğundan
Stella's journey should take 23 years.
el viaje de Stella tardará 23 años.
Stella'nın yolculuğu 23 yıl sürmeliydi.
But from having studied special relativity,
|||||özel görelilik kuramı
Pero como las gemelas estudiaron la relatividad especial
Ama özel görelilik kuramını bilen ikizler
Але після вивчення спеціальної теорії відносності,
the twins know it's not that simple.
saben que no será tan sencillo.
işin bu kadar basit olmayacağını biliyorlardı.
First of all, the faster an object moves through space,
İlk olarak, bir nesne uzayda ne kadar hızlı hareket ederse
the slower it moves through time compared to an unmoving observer.
||||içinden geçtikçe|||||hareketsiz gözlemci|
más lento parecerá en el tiempo respecto a un observador que no se mueve.
hareketsiz bir gözlemciye kıyasla zaman içinde o kadar yavaş hareket eder.
This relationship can be quantified with something called the Lorentz factor,
||||measured||||||
||||nicelendirilebilir|||||Lorentz faktörü|
||||定量化||||||
Esta relación se puede calcular usando el factor de Lorentz,
Bu ilişki, Lorentz faktörü denilen bir şeyle hesaplanabilir
Цей зв’язок можна кількісно визначити за допомогою так званого фактора Лоренца,
which is defined by this equation.
que queda definido por esta ecuación.
ki o da bu denklemle tanımlanır.
And secondly, the length of a moving object as measured by an observer at rest
En segundo lugar, la longitud de un objeto en movimiento
İkinci olarak, hareket halindeki bir nesnenin
will contract by the same factor.
aynı katsayıyla küçülecektir.
At 86.6% of the speed of light the Lorentz factor is 2,
A 86.6 % de la velocidad de la luz, el factor de Lorentz es 2,
Işık hızının %86,6'sında, Lorentz faktörü 2'dir.
meaning time will pass twice as slowly aboard the spaceship.
lo cual significa que el tiempo pasará dos veces más despacio en el cohete.
Bu da zamanın uzay gemisinde iki kat daha yavaş geçeği anlamına gelir.
Of course, Stella won't notice time slowing down.
||||||yavaşladığını|
Queda claro que Stella no se dará cuenta de que el tiempo va más despacio.
Tabii ki Stella zamanın yavaşladığın fark etmeyecektir.
That's because all time-based processes in the ship will slow down as well–
Sucede porque los procesos de la nave basados en el tiempo
Bunun nedeni, gemideki tüm zamana dayalı işlemlerin–
clocks and electrical devices;
Saatler ve elektrikli cihazlar|||
los relojes y dispositivos eléctricos;
saatlerin ve elektrikli cihazların;
Stella's biological activities including her rate of aging
las actividades biológicas de Stella como su tasa de envejecimiento
Stella'nın yaşlanma hızı dahil olmak üzere tüm biyolojik aktivitelerinin
Біологічна діяльність Стелли, включаючи швидкість її старіння
and her perception of time itself.
así como su propia percepción del tiempo.
ve zaman algısının da yavaşlayacak olmasıdır.
і її сприйняття самого часу.
The only people who could notice time on the moving spaceship
Las únicas personas que pueden notar que el tiempo del cohete en movimiento
Hareket halindeki uzay gemisinde
passing slower for Stella
pasa más despacio para Stella
Stella için daha yavaş geçiyor
would be observers in an inertial, or non-accelerating, reference frame–
||gözlemciler|||eylemsiz referans çerçevesi|||ivmelenmeyen||
serían los observadores en de un sistema de referencia inercial o no acelerado,
eylemsiz veya ivmesiz olan bir referans çerçevesindeki gözlemciler olacaktır–
були б спостерігачами в інерціальній або неприскореній системі відліку –
like Terra back on Earth.
como Terra, en la Tierra.
Dünya'da olan Terra gibi.
Thus, Terra concludes that when they meet back on Earth,
Por lo tanto, Terra concluye que cuando se reencuentren en la Tierra,
Dolayısıya Terra, Dünya'da bir araya geldiklerinde
she'll be older than Stella.
Stella'dan büyük olacak.||||
ella será más vieja que Stella.
kendisinin Stella'dan daha yaşlı olacağı sonucuna varır.
But that's just one way of looking at things.
Esa es solo una manera de ver las cosas.
Ama bu olaylara bakmanın sadece bir yolu.
Because all movement is relative,
Como todo el movimiento es relativo,
Tüm hareketler göreceli olduğundan
Stella argues it would be just as valid to say her spaceship will stand still
Stella argumenta que sería igual de válido decir que su cohete quedaría estático,
Stella, Terra da dahil evrenin geri kalanı onun etrafında hareket ederken
Стелла стверджує, що було б так само справедливо сказати, що її космічний корабель зупиниться
while the rest of the universe, including Terra, moves around her.
mientras que el resto del universo, hasta Terra, se moverían a su alrededor.
uzay gemisinin duracağını söylemenin de geçerli olacağını savunur.
And in that case, time will pass twice as slowly for Terra,
En ese caso, el tiempo pasaría dos veces más despacio que para Terra,
Bu durumda, zaman Terra için iki kat daha yavaş geçecek
making Stella the older twin in the end.
y al final Stella terminaría siendo la gemela más vieja.
ve sonunda Stella daha yaşlı ikiz olacak.
They can't each be older than the other, so which one of them is right?
No pueden tener razón las dos y ser las más viejas, ¿quién tiene razón?
Her ikisi de birbirinden daha büyük olamaz, o zaman hangisi haklı?
This apparent contradiction is known as the “Twin Paradox.”
A esta contradicción se la conoce como la "Paradoja de los gemelos".
Bu açık çelişki, “İkiz Paradoksu” olarak bilinir.
Це очевидне протиріччя відоме як «парадокс близнюків».
But it's not really a paradox–
Pero no es una paradoja real,
Ama bu gerçek bir paradoks değil–
just an example of how special relativity can be easily misunderstood.
es solo un ejemplo de como se puede malentender la relatividad especial.
sadece özel göreliliğin nasıl kolaylıkla yanlış anlaşılabileceğinin bir örneği.
це лише приклад того, як спеціальну теорію відносності можна легко зрозуміти неправильно.
To test their theories in real-time,
Para comprobar las teorías en tiempo real,
Teorilerini gerçek zamanlı olarak test etmek için
each of the twins agrees to send a burst of light to the other
cada gemela acuerda enviarle a la otra una ráfaga de luz
ikizlerin her biri kendileri için bir yıl geçtiğinde diğerine
every time a year has passed for them.
cada vez que pase un año para ellas.
bir ışık demeti göndermeyi kabul eder.
Unlike other objects, the speed of light is always constant
A diferencia de otros objetos, la velocidad de la luz es siempre constante
Diğer nesnelerin aksine, gözlemcinin referans çerçevesi ne olursa olsun
regardless of an observer's reference frame.
independientemente del sistema de referencia del observador.
ışığın hızı her zaman sabittir.
незалежно від системи відліку спостерігача.
A light burst sent from Earth will be measured at the same speed
La ráfaga de luz enviada desde la Tierra se mide a la misma velocidad
Dünyadan gönderilen bir ışık demeti,
as a light burst sent from the spaceship,
que la enviada desde el cohete,
gidiş veya dönüş yolculuğu fark etmeksizin
regardless of whether it's on its outbound or return trip.
||||||outbound|||
ya sea esté de ida o de vuelta.
uzay gemisinden gönderilenle aynı hızda olacaktır.
незалежно від того, відправляється він чи повертається.
So when one twin observes a burst of light,
Así que cuando una de las gemelas vea una ráfaga de luz,
Bu yüzden, ikizlerden biri bir ışık demeti gözlemlediğinde
they're measuring how long it took the other twin to experience a year passing,
plus how long it took for light to travel between them.
y cuanto tardó la luz en llegar de una a la otra.
We can track what's happening on a graph.
Podemos ver lo que pasa en este diagrama.
Neler olduğunu bir grafikte takip edebiliriz.
The X axis marks distance from Earth, and the Y axis tracks the passage of time.
El eje X representa la distancia desde la Tierra, el eje Y marca el paso del tiempo.
X ekseni Dünya'ya olan mesafeyi, Y ekseni de zamanı gösteriyor.
From Terra's perspective, her path will simply be a vertical line,
Según Terra, su trayectoria es solo una línea vertical,
Terra'nın bakış açısından
with distance equal to zero
con una distancia igual a cero
and each tick on the line equivalent to a year as she perceives it.
y cada marca en la línea equivale a otro año desde su punto de vista.
çizgideki her işaret de onun algıladığı bir yıla eşdeğer olacaktır.
і кожна галочка на рядку еквівалентна року, як вона його сприймає.
Stella's path will stretch from the same origin to a point 11.5 years in time
La trayectoria de Stella irá desde ese origen hasta un punto a 11,5 años
Stella'nın yolu, aynı başlangıç noktasından sıfır mesafe
and 10 light-years in distance from Terra…
||||距離||
a 10 años luz de Terra...
ve 23 yıllık zamanda birleşmeden önce Terra'ya zamanda 11,5 yıl,
before converging again at zero distance and 23 years' time.
|meeting|||||||
para luego converger a una distancia cero dentro de 23 años.
uzaklıkta 10 ışık yılı mesafesinde olan bir noktaya uzanacaktır.
At her first one-year mark,
Al paso del primer año,
Birinci yılda Terra,
Terra will send a pulse of light from Earth towards Stella's spaceship.
Terra enviará una señal de luz desde la Tierra hasta el cohete de Stella.
Dünya'dan Stella'nın uzay gemisine doğru bir ışık gönderir.
Since light takes a year to travel one light-year,
Ya que la luz tarda un año luz en viajar,
Işığın bir ışık yılı yol alması bir yıl sürdüğünden
its path will be a 45-degree diagonal line.
su trayectoria será una diagonal de 45 grados.
yolu 45 derecelik çapraz bir çizgi olacaktır.
And because Stella is traveling away from it,
Y como Stella se está alejando de ella,
Stella ışıktan uzaklaştığı için
by the time the light catches up to her,
cuando la luz la alcance,
ışık ona yetişene kadar
over 7 total years will have passed for Terra, and over 4 for Stella.
habrán pasado 7 años para Terra y más de 4 para Stella.
Terra için toplam 7 yıldan ve Stella için 4 yıldan fazla zaman geçecektir.
By the time Stella observes Terra's second burst,
Cuando Stella vea la segunda ráfaga de Terra,
Stella, Terra'nın ikinci ışık demetini gözlemlediğindeyse
she will already be on her return journey.
ella ya estará en su viaje de vuelta.
çoktan dönüş yolculuğunda olacaktır.
But now, since she's moving towards the source of the light,
Ahora, sin embargo, como viaja hacia la fuente de la luz,
Ama şimdi ışığın kaynağına doğru ilerlediğinden
it will take less time to reach her,
se tardará menos tiempo en alcanzarla,
ışığın ona ulaşması daha az zaman alacaktır
and she'll observe the bursts more frequently.
y ella podrá ver las ráfagas con más frecuencia.
ve ışık demetlerini daha sık gözlemleyecektir.
This means that Stella observes Terra aging slowly
Esto significa que Stella ve envejecer lentamente a Terra
Bu, Stella'nın yolculuğunun ilk yarısında Terra'nın daha yavaş yaşlandığını
for the first half of her journey,
durante la primera mitad de su viaje
but aging rapidly during the return half.
pero envejeciendo rápidamente a la vuelta.
daha hızlı yaşlandığını gözlemleyeceği anlamına gelir.
Meanwhile for Stella, it seems as though Terra, the destination star,
A Stella, mientras tanto, le parece que Terra, la estrella destino
Terra'nın aksine Stella'ya hedef yıldız
and the whole universe are moving around her.
y todo el universo se están moviendo a su alrededor.
ve bütün evren kendisinin etrafında dönüyormuş gibi gelir.
And because of length contraction,
Y debido a la contracción de la longitud,
Uzunluk büzülmesinden dolayı
Stella observes the distance between them shrinking by a factor of 2.
Stella nota que la distancia entre ellas se reduce por un factor de 2.
Stella aralarındaki mesafenin 2 kat hızla küçüldüğünü gözlemler.
This means each leg of the trip will only take about six years
Esto implica que cada tramo del viaje llevará unos 6 años
Bu, yolculuğun her iki ayağının da Stella'nın bakış açısından
Це означає, що кожен відрізок подорожі триватиме лише близько шести років
from Stella's perspective.
desde el punto de vista de Stella.
When she sends the first signal to Earth, two years will have passed for Terra.
Cuando mande la primera señal a la Tierra, habrán transcurrido 2 años para Terra.
Dünya'ya ilk ışık sinyalini gönderdiğinde, Terra için iki yıl geçmiş olacaktır.
Stella will send four more light bursts during her outbound journey,
Stella enviará cuatro ráfagas de luz más durante su viaje de ida,
Stella gidiş yolculuğunda her biri daha da uzaktan olmak üzere
each one from farther away.
cada una desde más lejos.
dört tane daha ışık demeti gönderecektir.
By the time Terra observes the first pulse from Stella's inbound journey,
||||||||||incoming|
Cuando Terra observe la primera señal del viaje de entrada de Stella,
Terra, Stella'nın gidiş yolculuğundan gelen ışığı ilk defa gözlemlediğinde
До того моменту, коли Терра спостерігає перший імпульс із вхідної подорожі Стелли,
over 21 years will have passed for her.
para ella habrán pasado 21 años.
onun için 21 yıl geçmiş olacaktır.
For the rest of Stella's return home,
Durante el resto del regreso de Stella,
Stella'nın eve dönüş yolculuğunun geri kalanında,
Terra receives multiple light bursts each year.
Terra recibirá múltiples ráfagas de luz cada año.
Terra her yıl birden fazla ışık demeti alır.
Thus, Terra observes Stella aging slowly for about 90% of their 23 years apart,
Así, Terra observará que Stella envejece lentamente un 90 % de sus 23 años aparte,
Böylece Terra, Stella'nın 23 yıllık ayrılıklarının
and aging rapidly during the last 10%.
y que envejece rápidamente un 10 % del tiempo.
geri kalan %10'unda hızlıca yaşlandığını gözlemler.
This asymmetry accounts for why the paradox isn't really a paradox.
|非対称性|||||||||
Esta asimetría explica por qué la la paradoja no es una paradoja de verdad.
Bu asimetri paradoksun neden bir paradoks olmadığını açıklar.
Although each twin witnesses time
Aunque cada gemela es testigo de que el tiempo
İkizlerin ikisi de zamanın diğeri için
both speeding up and slowing down for the other,
se acelera y se ralentiza para ambas,
hem yavaşladığına hem de hızlandığına tanık olmuş olsa da
Stella sees an even split,
Stella lo ve parejo,
Stella eşit bir bölünme,
while Terra sees Stella aging slowly for most of the time they're apart.
pero Terra ve envejecer a Stella más despacio casi la mayoría del tiempo.
Terra ise zamanın çoğunda Stella'nın daha yavaş yaşlandığını görür.
This is consistent with each twin's measurement of the space voyage,
||一貫している||||||||
Esto cuadra con las observaciones del viaje espacial de cada gemela,
Bu, ikizlerin her ikisinin de 23 Dünya yılı olan
which takes 23 Earth years, but only 11.5 as experienced aboard the ship.
tardó 23 años terrestres, aunque parece haber durado 11,5 años a bordo del navío.
ama uzay gemisinde yalnızca 11,5 yıl olan uzay yolculuğu ölçümleri ile tutarlıdır.
When the twins are reunited, Terra will be 43 years old, while Stella will be 31.
Cuando las gemelas se reencuentren, Terra tendrá 43 años, y Stella tendrá 31.
İkizler yeniden buluştuğunda Terra 43, Stella ise 31 yaşında olacak.
Where Stella went wrong
Stella estaba equivocada
Stella'nın yanlış olduğu nokta,
was her assumption that she and Terra had equal claim to being inertial observers.
en pensar que tanto ella como Terra serían observadoras inerciales iguales.
To be an inertial observer, one has to maintain a constant speed and direction
Para ser un observador inercial, hay que mantener una velocidad
Eylemsiz gözlemci olabilmek için
relative to the rest of the universe.
Terra was at rest the entire time, so her velocity was a constant zero.
Terra estuvo en reposo todo el tiempo, así que su velocidad fue siempre cero.
Terra tüm zaman boyunca hareketsizdi bu yüzden hızı sabit sıfırdı.
But when Stella changed her direction for the return journey,
Cuando Stella cambió de dirección en su viaje de regreso,
Ama Stella dönüş yolculuğu için yönünü değiştirdiğinde
she entered a different reference frame from the one she'd started in.
entró en un sistema de referencia diferente al del principio.
başladığından farklı bir referans çerçevesine girdi.
Terra and Stella now both have a better understanding of how spacetime works.
Terra y Stella ahora entienden mejor cómo funciona el tiempo espacial.
Terra ve Stella'nın her ikisi de uzay zamanını artık daha iyi anlıyor
And as twins who are eleven years apart in age,
Y como gemelas de once años de diferencia,
ve aralarında 11 yaş fark olan ikizler olarak
they're a perfect example of special relativity.
son un ejemplo perfecto de la relatividad especial.
özel görelilik kuramının harika bir örneğiler.
它们是狭义相对论的完美例子。