(#45) Les nombres premiers - YouTube
(#45) Die Primzahlen - YouTube
(#45) Prime numbers - YouTube
(#45) Números primos - YouTube
(#45) Liczby pierwsze - YouTube
(#45) Primtal - YouTube
(#45) 素数 - YouTube
Bonjour à tous.
Herkese merhaba.
Aujourd'hui on va parler des nombres premiers.
Les nombres premiers, c'est quelque chose qui fascine les mathématiciens.
Asal sayılar, matematikçileri oldukça büyüler.
Il y a une bonne raison pour ça,
There's a good reason for that,
Bunun çok mantıklı bir sebebi var,
c'est un concept extrêmement simple,
bu konsept oldukça basit,
je crois que l'on apprend ça au collège
galiba bunu üniversitede öğreniyoruz
Et pourtant il pose des problèmes insolubles
ve hâlâ dünyanın en iyi matematikçileri için
aux meilleurs chercheurs en math du monde
yüzyıllardır çözülemeyen sorular ortaya çıkıyor.
et depuis des siècles.
Alors commençons par rappeler de quoi il s'agit.
Öyleyse, asal sayıların ne demek olduğunu hatırlayarak başlayalım.
Un nombre premier c'est tout simplement un nombre entier
Basitçe, bir asal sayı başka sayılara
qu'on peut pas diviser.
bölünemeyen tam sayılardır.
Par exemple 7 est un nombre premier,
Mesela, 7 bir asal sayıdır,
13 est un nombre premier
13 bir asal sayıdır
21 ce n'est pas un nombre premier
21 bir asal sayı değildir
on peut le diviser par 3.
çünkü 3'e tam bölünebilir.
100 non plus, on peut le diviser par 10.
100 de bir asal sayı değildir, çünkü 10'a tam bölünebilir.
Evidemment, un nombre entier on peut toujours le diviser
Bir tam sayı her zaman 1'e
soit par 1, soit par lui-même.
veya kendisine tam bölünür.
Donc un nombre premier, plus précisément,
Öyleyse, asal sayılar
c'est un nombre qui n'a pas d'autres diviseurs que 1 et lui-même.
kendisine ve 1'den başka sayılara tam bölünemeyen sayılardır.
Alors vous pouvez, de tête, chercher les nombres premiers
Aklınızdan asal sayıları sayabilirsiniz
2, 3, 5, 7
2,3,5,7
11, 13, 17, 19, ..etc
11,13,17,19 ve benzeri.
C'est simple non ?!
Basit değil mi?
Et pourtant il existe des problèmes de maths insurmontables
Ama hâlâ daha asal sayıların tanımıyla ilgili
rien qu'à base de nombres premiers.
çözülememiş sorunlar var.
Tenez par exemple :
İşte bir örnek:
Tout nombre pair est la somme de 2 nombres premiers.
Tüm çift sayılar, iki asal sayının toplamına eşittir.
C'est un mathématicien allemand du XVIIIe
Bunu söyleyen kişi, 18. yy'da Alman matematikçi
Christian Goldbach qui a dit ça
Christian Goldbach.
Ça lui semblait vrai, mais il savait pas le démontrer.
Bu ona doğru gelse de, nasıl ispat edeceğini bilmiyordu.
Du coup, il en a parlé à Leonhard Euler
Sonra, o zamanların en büyük matematikçisi
le plus grand mathématicien de son temps.
Leonhard Euler ile bu konu hakkında konuştu.
Peut-être même de tous les temps.
Belki de tüm zamanların en iyi matematikçisiyle.
Euler qui lui a répondu dans un mélange d'allemand et de latin
Euler ona Almanca ve Latince karışımı bir mektupla cevap verdi.
"Dass aber ein jeder numerus" machin
(mektupta yazan şeyler)
Et ça veut dire qu'il est absolument certain que ce que a dit Godlbach est vrai
ve bu demek oluyordu ki, Euler Goldbach'ın öne sürdüğü şeyin doğruluğundan oldukça emin
mais il sait pas non plus le démontrer.
ama o da bunu nasıl ispat edeceğini bilmiyordu.
Hé bien encore aujourd'hui personne n'a réussi
Hah, hâlâ daha kimse bunu başarabilmiş değil.
personne n'a réussi à démontrer que n'importe quel nombre paire
hiç kimse herhangi bir çift sayının
peut s'écrire comme la somme de 2 nombres premiers.
2 asal sayının toplamı şeklinde yazılabileceğini gösteremedi.
Et pourtant tout le monde y croit
Ve hâlâ daha herkes
chaque fois que l'on essaye ça marche
every time we try it works
bunun her deneyişimizde işe yaradığına
chaque fois que l'on prend un nombre pair on trouve toujours un moyen
whenever we take an even number we always find a way
her çift sayı için bu yöntemin doğru olduğuna
de le décomposer comme somme de 2 nombres premiers.
to decompose it as a sum of 2 prime numbers.
ve bu çift sayıların 2 asal sayının toplamı şeklinde yazabileceğimize inanır.
Par exemple 8 c'est 5 + 3
For example 8 is 5 + 3
Mesela 8 = 5 + 3
12 = 5 +7
12 = 5 +7
12 = 5 + 7
20 =17 + 3
20 = 17 + 3
20 = 17 + 3
Et généralement il y a même plusieurs solutions
And usually there are even several solutions
Ve genelde birden fazla çözüm vardır
20 c'est aussi 13 + 7
20 aynı zaman 13+7'dir.
Aussi loin que l'on regarde ça marche
As far as one looks it works
Gördüğümüz kadarıyla işe yaradığına göre
donc ça doit être vrai
so it must be true
demek ki her sayı bu şekilde yazılabilir
et pourtant personne ne sait le montrer.
and yet no one knows how to show it.
ve hâlâ kimse bunun tüm çift sayılar için doğru olduğunu ispat edemez.
Quand on a quelque chose comme ça que l'on pense vrai mais que l'on ne sait pas démontrer
When you have something like that that you think is true but you don't know how to demonstrate
Bu gibi doğruluğuna emin olduğumuz ama bunu ispatlayamadığımız şeylere
on appelle ça on "conjecture"
"varsayım" denir.
Et donc
Yani
Tout nombre pair est la somme de 2 nombres premiers
Tüm çift sayıların, 2 asal sayının toplamı şeklinde yazılabileceği
c'est la conjecture de Goldbach
Goldbach'ın varsayımıdır.
Ce qui est fou, c'est que plutôt que de vérifier à la main
What's crazy is that rather than checking by hand
Çılgınca olan, bu varsayımı elle doğrulamak yerine
on peut utiliser un ordinateur
bilgisayar kullanabiliriz
Et la conjecture de Goldbach elle a été vérifiée
And the Goldbach conjecture has been verified
ve Goldbach'ın varsayımı
jusqu'à 4 milliards de milliards
up to 4 billion billion
4 milyar milyara kadar doğrulandı
C'est-à-dire que tous les nombres paires
That is, all even numbers
Yani 4 ve 4 milyar milyar arasındaki
entre 4 et 4 milliards de milliards
tüm çift sayılar
on a trouvé un moyen de les écrire comme somme de 2 nombres premiers.
we found a way to write them as the sum of 2 prime numbers.
2 asal sayının toplamı şeklinde yazılabilir.
Et voilà! On a un problème de maths hyper facile à comprendre
And There you go! We have a very easy to understand math problem
İşte! Bilgisayarla astronomik sayılara kadar doğrulanmış
vérifié par ordinateur jusqu'à des nombres astronomiques
computer verified to astronomical numbers
ve anlaması çok basit olan bir matematik problemi.
Et qui pourtant fait damner les mathématiciens du monde entier
And who nevertheless damns mathematicians around the world
Matematikçileri yaklaşık 3 yüzyıldan beri bezdiren
depuis presque 3 siècles.
for almost 3 centuries.
problem.
Les problèmes de ce genre là, il y en a pleins d'autres
Problems like this, there are plenty of others.
Bu tarz problemler, ki daha bunlardan oldukça var,
ils concernent souvent la manière dont les nombres premiers sont répartis.
they often relate to how prime numbers are distributed.
asal sayıların nasıl dağıldığı ile ilgileniyorlar.
Tenez, entre 0 et 100
Here, between 0 and 100
Mesele 0 ve 100 arasında
on trouve 25 nombres premiers
25 tane asal sayı var
je les ai mis en rouge
I put them in red
bunları kırmızı ile işaretledim
Entre 0 et 1 000
0 ve 1000 arasında
il y en a 168
168 tane asal sayı var
Entre 0 et 10 000 : 1229
0 ile 10000 arasında 1229 asal sayı
Si on met ça en pourcentage
If we put that as a percentage
Eğer bunu yüzdeliğe dökersek
on voit qu'un quart des nombres compris entre 0 et 100 sont premiers
0 ile 100 arasındaki dörtte biri kadarı asal sayıyken
mais seulement 12% entre 0 et 10 000
0 ile 10000 arasındaki sayıların sadece yüzde 12 si asal sayıdır.
c'est-à-dire que plus on va loin, moins il y a de nombres premiers.
that is to say that the further we go, the fewer prime numbers there are.
bu da demek oluyor ki, ne kadar aralığı arttırırsak
ils se raréfient.
asal sayılar azalır.
Alors on sait quand même qu'il y en a une infinité
So we still know that there are an infinity of them
Ayrıca, sayılar sonsuza kadar gidiyor
ça Euclide l'avait déjà démontré il y a plus de 2 000 ans
ki bunu Öklid zaten 2000 yıl önce ispatladı
je vous épargne la démonstration mais elle est pas très très compliqué
I spare you the demonstration but it is not very very complicated
size bu ispatı göstereceğim ama o kadar da karışık değil
Voyons plutôt une chose que l'on ne sait pas démontrer
Let's see something that we don't know how to demonstrate.
İspat etmeyi bilmediğimiz bir şeyi gösterelim
de temps en temps on trouve des nombres premiers avec un écart de 2
from time to time we find prime numbers with a difference of 2
bazen asal sayıların arasında sadece 2 fark olduğunu görüyoruz
par exemple 5 et 7
for example 5 and 7
mesela 5 ve 7
ou alors 11 et 13
11 ve 13
17 et 19
17 ve 19
on appelle ça des nombres premiers jumeaux
these are called twin primes
Bu sayılara ikiz asallar denir.
il y en a pas beaucoup et ils sont aussi de plus en plus rares
there are not many of them and they are also increasingly rare
Bunlardan fazla yok ayrıca uzaklaştıkça azalırlar.
Est-ce qu'il y en a une infinité ?
Are there an infinity of them?
Sonsuz tane mi vardır?
Tout le monde pense que "oui" personne ne sait le démontrer
Everyone thinks "yes" nobody knows how to demonstrate it
Herkes buna "evet" dese de kimse bunu gösteremiyor.
On appelle ça la conjecture des nombres premiers jumeaux.
Buna ikiz asallar varsayımı denir.
Et là aussi avec un ordinateur on arrive à aller très loin
And there too with a computer we manage to go very far
ve burada da bilgisayarla oldukça büyük sayıları gösterebiliriz
entre 0 et 1 milliard de milliards
0 ve 1 milyar milyar arasında
on a trouvé 800 mille milliards de nombres premiers jumeaux
we found 800 trillion twin primes
800 bin milyar tane ikiz asal bulabiliriz
mais est-ce qu'il y en a vraiment une infinité ?
but is there really an infinity of them?
ama gerçekten sonsuza kadar gidebilseydik, bu sayılara rastlamaya devam eder miydik?
Cette conjecture des nombres premiers jumeaux
Bu ikiz asallar varsayımının
on peut en faire des variantes.
variations can be made.
çeşitlerini yapabiliriz
Par exemple, on peut considérer des nombres premiers consécutifs avec un écart de 4
For example, we can consider consecutive prime numbers with a gap of 4
Mesela, asal sayıların arasında 4 fark olsun.
par exemple 7 et 11
7 ve 11 gibi
ou alors 13 et 17
13 ve 17
On appelle ça des nombres premiers cousins
Bunlara da kuzen asallar denir.
Est-ce qu'il y a une infinité de nombres premiers cousins ?
Sonsuz sayıda kuzen asallar var mıdır?
On sait pas.
We do not know.
Bilmiyoruz.
Si 2 nombres premiers consécutifs ont un écart de 6
Eğer 2 asal sayının arasında 6 fark varsa
par exemple 23 et 29
23 ve 29 gibi
on appelle ça des nombres premiers sexys
Bu sayılara seksi asal sayılar denir
Alors ça a pas rapport avec le sexe
So it has nothing to do with sex
ama bunun seksi ile alakası yok
ça a rapport avec le nombre 6
it has to do with the number 6
6 ile alakası var *fr'de six*
Oui, ils sont drôles ces mathématiciens
Şu matematikçiler gerçekten komik
Hé bien là aussi on sait pas si il y en a une infinité.
Well there too we don't know if there are an infinity of them.
Ah, ve bunun da sonsuz sayıda olup olmadığını bilmiyoruz.
Et on peut en faire pleins des conjectures comme ça
Bunun gibi bir sürü varsayım yapabiliriz.
On peut regarder les nombres premiers consécutifs séparés de 14, 36 ou 1442
Asal sayıların arasında 14, 36 veya 1442 fark olur
Et chaque fois la question est là même.
And each time the question is there.
ve bunlar da için de aynı soru ortaya çıkar
Est-ce qu'il y en a une infinité ?
Sonsuz tane bu sayılardan var mıdır?
Et on sait pas.
Bilmiyoruz.
Et pourtant en 2013, il y a un progrès spectaculaire qui a été accompli
And yet in 2013, there is spectacular progress that has been made
2013'te, bununla ilgili pek tanınmayan Yitang Zhang'ın yaptığı
par un quasi inconnu Yitang Zhang
muhteşem bir gelişme oldu
Zhang a montré que parmi toutes ces conjectures
Zhang, arasındaki farkların 2, 4, 6 vb.. olan varsayımlar için
avec des écarts de 2, 4, 6 ...etc
Il y en avait forcément au moins une de vraie avec un écart plus petit que 70 millions
There was necessarily at least one real one with a difference smaller than 70 million
70 milyondan küçük olan farklarda mutlaka en az bir çift vardır.
Alors ça parait pas grand chose comme ça
So it doesn't seem like much
yani öyle büyük bir şey gibi görünmese de
mais ça a complètement débloqué l'étude de ce problème
but it completely unblocked the study of this problem
problemin çözümünü tamamen engelledi.
En quelques mois d'autres mathématiciens s'y sont mis
In a few months other mathematicians got into it
Birkaç ay içinde diğer matematikçiler de işin içine girdi
et ils ont, collectivement, réussi à renforcer le résultat
and they collectively succeeded in strengthening the result
ve sayılar arasındaki fark 246'dan az olduğu zaman
en montrant qu'en dessous d'un écart de 246
showing that below a gap of 246
en az 1 doğru cevabın olduğunu göstererek
il y en avait forcément 1 de correct.
there was necessarily 1 of them correct.
toplu bir şekilde çözümü güçlendirdiler.
Alors attention ces conjectures, au fond, tout le monde est convaincu qu'elles sont toutes vraies.
So pay attention to these conjectures, basically, everyone is convinced that they are all true.
Varsayımlara dikkat edin, aslında herkes bunların doğru olduğuna emin
Mais pour l'instant le mieux que l'on est pu démontrer
But for now the best that we could demonstrate
ama şimdilik ispat edilebilmiş olan varsayım
c'est qu'il y en a au moins une de vraie en-dessous de 246
there is at least one real one below 246
sayılar arası fark 246'dan az olunca en az bir doğru çözüm olduğu varsayımıdır.
L'histoire de cette découverte, elle est assez sympa
The story of this discovery, it is quite nice
Bu buluşun hikayesi oldukça iyi
quand il a publié sa démonstration
İspatını yayınladığı zaman
Zhang travaillait dans une petite université du New Hampshire aux États-Unis
Zhang Amerika'da New Hampshire'de küçük bir üniversitede çalışıyordu.
Officiellement, il faisait même pas de recherche, il était juste enseignant.
Officially, he didn't even do research, he was just a teacher.
Resmi bir şekilde araştırma yapmıyordu, sadece öğretmendi.
Et puis à force de travail solitaire, il a réussi à trouver cette démonstration
And then by dint of solitary work, he managed to find this demonstration
Yalnız başına çalışırken, bu sonucu bulmayı başardı.
Il l'a envoyé au meilleur journal mathématique du monde
He sent it to the best mathematical journal in the world
Bulduğu sonucu dünyanın en iyi matematik dergisine yolladı
il s'appelle Annals of Mathematics
Annals of Mathematics'e.
Et en quelques semaines, il est devenu une super star.
And within weeks he became a super star.
Birkaç hafta içinde, süper star oldu.
Cette histoire, c'est un des rares cas où on ait effectivement à faire à un génie solitaire
This story is one of the rare cases where we actually have to do with a solitary genius
Bu hikaye, yalnız bir dahiyi geleneksel sistemden biraz çıkarmamız gerektiğini gösteren
un peu en marge du système traditionnel
a little outside the traditional system
ender olaylardan biridir.
D'ailleurs le système a pas mis très très long temps avant d'accepter ses travaux.
Besides, the system didn't take very, very long before accepting his work.
Sistemin çalışmalarını kabul etmesi çok uzun zaman almadı.
Donc si jamais parmi vous certains sont convaincus d'avoir réussi à démontrer la conjecture de GoldBach
So if any of you are convinced that you have succeeded in proving the GoldBach conjecture
Yani eğer, aranızdan birisi GoldBach'ın varsayımını ispatlamayı başarmışsa
Et je sais qu'il y en a.
And I know there are.
biliyorum ki aranızdan birisi bunu başardı
Merci d'écrire directement à Annals of Mathematics
Please write directly to Annals of Mathematics
lütfen Annals of Mathematics'e yazın.
Pas la peine de m'envoyer la démonstration à moi.
No need to send the demo to me.
Bu çalışmanızı bana atmanıza gerek yok.
Ça peut vous paraître dingue de passer son temps à essayer de démontrer quelque chose
It may seem crazy to you to spend your time trying to demonstrate something
Belki de zaten büyük sayılara kadar bilgisayarla doğrulayabileceğimiz bir şeyi
que l'on a de toute façon vérifier par ordinateur
which we have in any case verified by computer
ispatlamaya çalışmak
jusqu'à des milliards de milliards
up to billions of billions
size delice gelebilir.
Et donc tout le monde pense que c'est vrai.
And so everyone thinks it's true.
Ayrıca herkes bu varsayımın doğru olduğunu düşünüyor.
Hé bien je voudrais terminer par quelque chose qui a aussi été vérifié par ordinateur jusqu'à des nombres astronomiques
Well I would like to end with something that has also been computer checked to astronomical numbers
Bitirmeden önce, size bilgisayarda astronomik sayılara kadar doğruluğu kanıtlanmış
Et pourtant, tout le monde pense que c'est faux.
And yet, everyone thinks it's wrong.
ama herkesin yanlış olduğunu düşündüğü bir şey söylemek istiyorum.
Je vous ai dis que les nombres premiers il y en a de moins, qu'ils se raréfient.
I told you that there are fewer prime numbers, that they are becoming rarer.
Size asal sayıların gittikçe azaldığını söyledim.
Par exemple, entre 1 et 100, il y en a 25.
Mesela 1 ve 100 arasında 25 tane asal sayı var.
Mais entre 1 001 et 1 100, il y en a que 16.
But between 1001 and 1100, there are only 16.
1001 ve 1100 arasında 16 tane asal sayı var.
Et entre 3 641 et 3 740, il y en a que 13.
And between 3,641 and 3,740, there are only 13.
ayrıca 3641 ve 3740 arasında 13 tane asal sayı var
À chaque fois on intervalle de longueur 100 mais il y en a de moins en moins.
Each time there is an interval of length 100 but there are fewer and fewer.
tüm bu sayıların arasında 100 fark olmasına rağmen, her seferinde bu aralıkta daha az asal sayı görünüyor.
Et en faite il y a plus de nombres premiers entre 1 et 100
And in fact there are more prime numbers between 1 and 100
Ve aslında, 1 ila 100 arasında,
que dans n'importe quel autre intervalle de longueur 100
than in any other interval of length 100
herhangi 100 aralığından daha fazla asal sayı vardır.
Et ça marche pas qu'avec 100,
And it doesn't only work with 100,
Sadece 100 ile değil
si vous essayez, vous trouverez toujours plus de nombres premiers entre 1 et N
if you try, you will always find more prime numbers between 1 and N
eğer denerseniz, 1 ve N arasındaki asal sayıların
que dans n'importe quel autre intervalle de longueur N
than in any other interval of length N
herhangi bir N aralığındaki asal sayılardan daha fazla olduğu göreceksiniz.
Chaque fois que l'on essaye, ça marche.
Every time we try, it works.
Her denediğimizde, bu doğru çıkar.
On ne sait pas le démontrer mais on n'a jamais trouvé de contre exemple
We do not know how to demonstrate it but we have never found a counterexample
Bunun nasıl ispat edileceği bilinmese de herhangi aksi bir çözüm de ortaya atılmadı.
Et pourtant, on pense qu'il en existe 1,
And yet, we think that there is 1,
Yine de bunun bir ispatı olduğu düşünülüyor.
quelque part.
somewhere.
bir yerlerde
Et pour des raisons que je vous épargne
And for reasons I spare you
Size anlattığım sebepler için
mais dont je parle dans le billet qui accompagne la vidéo
but which I talk about in the post that accompanies the video
videoya eşlik eden yazıdan bahsediyorum,
on a un bon portrait robot du suspect.
We have a good sketch of the suspect.
şüphelinin robot resmi var *kendi logoları*
Il faut savoir que si on prend N = 3 159
You should know that if we take N = 3,159
Eğer N=3159 alırsak
Hé bien, entre 1 et 3 159, on a 446 nombres premiers
Well, between 1 and 3159, we have 446 prime numbers.
Eh, 1 ve 3159 arasında 446 tane asal sayı var
Et on pense qu'il existe quelque part un intervalle de longueur 3 159
And it is believed that somewhere there is an interval of length 3,159
ve bir yerlerde 3159 aralığında başka sayılar olduğunu
qui en comprendrait 447, c'est-à-dire 1 de plus
which would include 447, i.e. 1 more
ve o aralıkta da 447 tane asal sayı olduğunu, ki bu 1 fazlası eder, düşünüyoruz.
On l'a jamais trouvé ce contre exemple
We have never found this counterexample
Bu karşıt çözüm asla bulunmadı,
mais on sait estimer qu'il doit se trouver quelque part
but we know how to estimate that it must be somewhere
ama bu karşıt çözümün
entre 10 puissance 174 et 10 puissance 1 198
between 10 to the power of 174 and 10 to the power of 1,198
10 üzeri 174 ile 10 üzeri 198 arasında olduğunu kestiriyoruz.
Bon, il y a plus qu'à chercher. Au boulot !
Well, there is more to look. At work !
Aranacak çok şey var. İşte!
Merci d'avoir suivi cette vidéo.
Bu videoyu izlediğiniz için teşekkürler.
Si elle vous a plu, n'hésitez pas à la partager
If you liked it, feel free to share it
Eğer beğendiyseniz, lütfen paylaşın.
comme toujours vous pouvez retrouvez les actus de la chaîne sur Facebook, Twitter
as always you can find the news of the channel on Facebook, Twitter
her zamanki gibi Facebook ve Twitter adreslerinden bize ulaşabilirsiniz
Et vous pouvez nous soutenir sur Tipeee
Tipeee üzerinden bize destek olabilirsiniz.
Et pour ceux qui ne le saurait pas encore, je serais à l'espace des sciences à Rennes, le mercredi 5 octobre
And for those who don't know yet, I will be at the Espace des Sciences in Rennes, on Wednesday October 5th
Bilmeyenler için, 5 Ekim'de Rennes'de uzay bilimlerinde olacağım.
donc on aura l'occasion de se voir là-bas, si vous y êtes.
so we will have the opportunity to see each other there, if you are there.
Oraya gelirseniz, görüşme şansımız olacak.