×

我們使用cookies幫助改善LingQ。通過流覽本網站,表示你同意我們的 cookie 政策.

image

Beyhan Budak, Nasıl Karizmatik Olunur?

Nasıl Karizmatik Olunur?

Sen de çevrende gördüğün bazı insanlar gibi

karizma olmak istiyor olabilirsin. Ama bu konuda

ne kadar uğraşırsan uğraş bazen onlar gibi olamadığını

farkedersin. Sanki onlar doğuştan böyle doğmuşlardır

ve hiç çaba harcamadan karizma olabiliyorlardır.

Ama sen ne yaparsan yap birazcık eksik hissedersin

kendini: işte bu videoda tam olarak bundan bahsedeceğim.

Nasıl karizma olabilirsin? Karizma olabilmek için

hangi davranışları yapmalı,

hangi davranışlardan kaçınmalısın?

Karizma, karizma diyoruz ama

ne işe yarayacak? Karizma olunca hayatında

neler değişecek? Karizmanın hayatımıza

sağlayacağı temel 2 tane avantaj var. Birincisi

karşındaki insanları etkileme kabiliyetin,

etkileme potansiyelin artıyor. İkincisi

saygınlığın artıyor. Şimdi herkes

ortaya koyduğu fikirlerin, düşüncelerin karşı tarafta,

diğer insanlarda bir yankı bulmasını,

bir karşılık bulmasını ister. Eğer ki sen karizmatik bir

bireysen söylediğin şeyler çok daha fazla değer görür.

Ve karşıdaki insanları, etrafındaki insanları

etkileme ve yönlendirme potansiyelin artar. Bu sebepbe

karizma olmak çok önemli. Diğer insanları etkilemek

için en sık yaptığımız hatalardan birisi

onların her istediğine, her dediğine evet demek

Zannediyorsun ki sen etrafındaki insanlar senden birşey istediği zaman evet dersen, onları kırmazsan

her dediklerini yaparsan seni çok sevecekler, sana çok

değer verecekler ve sen onlarla çok güzel bir ilişki kuracaksın.

Ama burada çok ciddi bir paradoks var. Etrafındaki

hayır demediğin zaman, bir sınır

çizmediğin zaman onların sana verdiği değer

düşmeye başlıyor. Ama ne zaman ki

prensiplerin oluyor; bir duruşun oluyor;

sınır çiziyorsun ve insanlar o sınırdan öteye geçemedikleri

zaman, işte o zaman insanlar sana saygı duymaya

başlıyorlar. Diyorlar ki "Evet, Beyhan'ın bir duruşu var."

"Beyhan her şeye gelmez, Beyhan her şeye tamam demez. Böyle olunca, dediğim gibi, o saygınlık ciddi oranda artıyor ve sen o karizma

duvarına bir tuğla eklemiş oluyorsun.

Geçmişine karşılaştığın, günlük hayatta sohbet

ettiğin karizmatik insanlar oldu mu? Bi' düşün bakalım.

Benim yakın zamanlarda karşılaştığım böyle bir insan oldu.

O insanlar oturduk biraz sohbet ettik. Sonrasında

Onun yanından ayrıldığım zaman kendimi iyi hissediyordum

Ve sonrasında düşündüm ben: "Ya dedim, ben şu anda neden

iyi hissediyorum?" Ve onu detaylıca incelediğin zaman, o sohbeti, şunun farkına vardım: Karşımdaki insan, beni dinledi. Yaptığım şeyleri

çok merak etti. İlgiliydi hakikaten

ne anlatırsam. Ve böyle bir durumda

dedim ki: " Onunla beraber sohbet ederken bana güven veriyor

bu insan. Beni merak ediyor; beni değerli görüyor."

Ve sonrasında onunla tekrar görüşmek için

bi arzu hissetmeye başladım.

Yani aslında karizmatik insanlarda olan bir şey bu, sıklıkla olan bir şey.

Nedir? Onların yanındayken iyi hissedersin.

Onlar sana değerli hissettirir. Eğer ki sen sadece kendini

değerli olarak sunma telaşesindeysen karşı tarafı ihmal edersin.

Ama ne zaman ki karşı tarafa bu hissiyatı

verirsen karşı taraf senin yanında farklı hisseder ve

sana saygı duymaya başlar. Şimdi, politikacılara

dikkat et. Bir şehirde o şehrin

özel şeylerinden bahseder. Kimsenin bilmeyeceği belki

detay, sadece o şehirde yaşayan insanların

bildiği şeylerden bahseder. Ya da o civarda yaşayan birkaç

ismi bilirler: "Ahmet abi ne yapıyorsun? Ahmet ağa n'apıyorsun?"

gibi. Böyle olunca insan der ki

"Ya bu adam bize önem veriyor." Bu adam

bizimle ilgileniyor. Bizim dertlerimizle ilgileniyor. N'oluyor o zaman?

Aaa! O zaman bunun söylediği şeylere biz

daha çok dikkat kesilelim. Bunun söylediği ya da

öne sürdüğü fikirleri biz destekleyelim diye düşünmeye

başlıyor. Sen de bu politikacıların kullandığı taktiği

kullanabilirsin. Sadece karşı tarafa soru sorabilmek

bazen çok da yakın tanımadığın

bi' insanın ismini hatırlayabilmek bile

karşı tarafı ciddi anlamda etkileyecektir. Karizma ile

beden dili arasında çok ciddi bir ilişki var ama bu videoda

beden dilinin ayrıntılarına çok fazla girmeyeceğim sadece

ama sadece bir konudan bahsetmek istiyorum

bugüne kadar çok fazla iş görüşmesine katıldım

bir şekilde o iş görüşmesini yapan mülakatlara gelen

insanları değerlendirdim ve şöyle bir şeye çok dikkat ediyorum.

bir insanın cv'si ne kadar güzel olursa olsun

eğer ki oturuşuna dikkat etmiyorsa

sanki o oturduğu koltuğun ucuna tünemiş

bir kuş gibiyse... Büzüşmüş bir haldeyse

ne kadar iyi cv'ye sahip olursa olsun o

cv'nin ortasında koca bir boşluk oluşuyor.

İnsanların kafasında bilinçli ya da bilinç dışı olarak

şöyle bir düşünce oluyor: bu insan sıkışmış.

Kendini ifade edemiyor: özgüvensiz.

Böyle olunca sen ne söylersen söyle havada kalıyor.

Şunu net olarak söyleyebilirim bir insan

koltuğu yapmışsa, birkaç parçadan oluşur

bir koltuk bir sandalye: oturduğun yer

kolunu koymak için kolçak ve sırtını yaslamak için

bir yaslanma bölümü. Böyle olunca

koltuğun, sandalyenin her bölümünü kullanman lazım.

Kolçağını kullan, geniş otur biraz. Yayılmaktan bahsetmiyorum kesinlikle. Ve ucuna tünemek yerine sonuna kadar oturmalı o oturma kısmının.

Ve böyle büzüşmek, eğilmek yerine sırtını arkana yaslamak. Böyle olunca, o koltuğun hakkını verince

söylediğin şeyler o zaman hakkını bulacak o zaman

değerini görecek.

Karizmatik olmak istiyorsan bazen çok fazla

konuşmaktan ve birşey isterken çok fazla açıklama yapmaktan

kaçınmalısın. Bu ne demek? Şimdi, sen bir şey isteyeceksin

beraber çalıştığın bir insandan ya da senin astın olan

bir insandan. Böyle bir durumda istediğin şeyi

isterken çok fazla açıklama

yapıyorsan, bir sürü, bir sürü cümle kuruyorsan karşı

taraf da şöyle bir şey var: ne kadar çok açıklama

yaparsan senin saygınlığın ve orada karizman

birazcık aşağılara çekiliyor. Çok eskiden staj yaptığım

bir yerde 2 tane rehber öğretmen vardı. Birincisi

Ahmet abi vardı orada bu işlere bakan.

böyle getir götür işlerine bakan. Ahmet abi

şunu istiyorum derdi ve Ahmet abi 5 dk

içinde ilk rehber öğretmenin yaptığı şeyi tamamlardı.

Hemen hallederdi. İkinci

rehber öğretmen daha kibar daha hassas:

Ahmet abi rica etsem şöyle bir durum var

seni de yormak istemem ama şöyle bir durum var böyle

bir sürü açıklama yaptığı zaman Ahmet abi gider, ortadan

kaybolur. Bir iki saat sonra bulabilirsen bul Ahmet abiyi

Şimdi birincisi net bir şekilde

ifade ediyor. Ahmet abi şu fotokopileri

çektirir misin ? Ya da şu fotokopileri çektirelim. Öbürü de

diyor ki "ya acaba çektirebilir miyiz, yapabilir miyiz..."

bir sürü açıklama bir sürü yumuşatma bağlacı kullanıyor.

"ya" diyor, "yu" diyor, acaba diyor.

Böyle olunca karşı taraf senin sözünü dinlemiyor.

o yüzden çok fazla açıklama yapmaktan kaçınmalı ve yumuşatıcı ifadeler

kullanmamalısın. Bazen sadece ben böyle istiyorum

diye net ifadeler kullanmak bile çok daha iyi olacaktır.

Hepimizin hayatımca şikayet edecek o kadar çok konu var ki...

ama nedense hepimizin hayatında bu kadar çok mevzu

varken bazı insanlar çok şikayet eder

bazı insanlar çözüm önerileriyle gelir. Karizmatik

insanlar şikayet etmekten kaçınırlar.

Dikkat et etrafına... Bazı insanlar dediğim gibi çok sızlanırlar.

Memnuniyetsizlerdir: ne yaparlar ise

her yerde şikayet edecek bir konu bulurlar.

Böyle insanlar seni etkiler mi ? Seni bilmem ama beni kesinlikle etkilemez

Ama bir insan düşün... Evet sorunları söylüyor

ama ben bu konuda böyle yapıyorum diyor.

Ben bu konuda şöyle bir adım atıyorum dediğin zaman

karşı taraf etkileniyor. Beni etkiliyor böyle insanlar.

Diyorum ki adam sızlanmıyor, şikayetlenmiyor.

Bir adım atıyor. Eğer sen de

sızlanmak yerine, şikayet etmek yerine bir adım atarsan

ya da adım atamayacağın konularda hiç gündeme

bile getirmezsen daha etkileyici ve

daha karizmatik algılanırsın. Şimdi sana bir soru soracağım : Dünyada

çok önemli bir fikir bulunmuş.

ve bunun bir temsilcisi var. Ortaya koyacak ve bu fikri

anlatıyor. Bu fikir büyük değişimler

yaratacak Dünya'da.. Bu adam / bu kadın senin karşına

gelmiş bu fikrini, bu açılımını anlatıyor.

Ama anlatırken dişinde (bu anlatan kişinin dişinde)

kocam bir maydanoz parçası var. :) Ne hissederdin ?

O sana çok önemli şeyler

çok değerli şeyler anlatırken senin aklın

o değerli şeylere değil o maydanoza giderdi dimi ?

Birçok insanın aklı aslında böyle çalışıyor. Eğer ki sen

kişisel bakımına, giyimine, hijyenine

temizliğine dikkat etmezsen, sen ne anlatırsan anlat

karşındaki insanın dikkati o dişindeki

maydanoza gidecektir. Temiz olmalısın.

Hijyenik olmalısın ve ben şöyle düşünüyorum:

çok pahalı şeyler olmasına gerek yok

markalı şeyler olmasına gerek yok. Ama şık olmalısın.

Böyle olunca karşındaki insan

gözüyle düşünen bir insansa ve o ilk izlenimi

kurtamak adına senin karşıdaki insanı

etkileme olasılığın artacaktır. Dediğim gibi:

Üstüne başına dikkat edeceksin, şık olacaksın, temiz olacaksın

ve bakımlı olacaksın. Karizmatik olmak için

bu konu olmazsa olmak bir konu.

Peki sen karizma konusunda ne düşünüyorsun ? Ya da karizmatik olmak için

hangi yöntemleri kullanıyorsun?

Bu konulardan yorumlarda bahsedebilirsin. Beni dinlediğin için çok teşekkür ediyorum

güzel insan kendine iyi bak görüşmek üzere.

Learn languages from TV shows, movies, news, articles and more! Try LingQ for FREE

Nasıl Karizmatik Olunur? Wie kann man charismatisch sein? Πώς να είστε χαρισματικοί; How to be Charismatic? 如何擁有魅力?

Sen de çevrende gördüğün bazı insanlar gibi

karizma olmak istiyor olabilirsin. Ama bu konuda

ne kadar uğraşırsan uğraş bazen onlar gibi olamadığını

farkedersin. Sanki onlar doğuştan böyle doğmuşlardır

ve hiç çaba harcamadan karizma olabiliyorlardır.

Ama sen ne yaparsan yap birazcık eksik hissedersin

kendini: işte bu videoda tam olarak bundan bahsedeceğim.

Nasıl karizma olabilirsin? Karizma olabilmek için

hangi davranışları yapmalı,

hangi davranışlardan kaçınmalısın?

Karizma, karizma diyoruz ama

ne işe yarayacak? Karizma olunca hayatında

neler değişecek? Karizmanın hayatımıza

sağlayacağı temel 2 tane avantaj var. Birincisi

karşındaki insanları etkileme kabiliyetin,

etkileme potansiyelin artıyor. İkincisi

saygınlığın artıyor. Şimdi herkes

ortaya koyduğu fikirlerin, düşüncelerin karşı tarafta,

diğer insanlarda bir yankı bulmasını,

bir karşılık bulmasını ister. Eğer ki sen karizmatik bir

bireysen söylediğin şeyler çok daha fazla değer görür.

Ve karşıdaki insanları, etrafındaki insanları

etkileme ve yönlendirme potansiyelin artar. Bu sebepbe

karizma olmak çok önemli. Diğer insanları etkilemek

için en sık yaptığımız hatalardan birisi

onların her istediğine, her dediğine evet demek

Zannediyorsun ki sen etrafındaki insanlar senden birşey istediği zaman evet dersen, onları kırmazsan

her dediklerini yaparsan seni çok sevecekler, sana çok

değer verecekler ve sen onlarla çok güzel bir ilişki kuracaksın.

Ama burada çok ciddi bir paradoks var. Etrafındaki

hayır demediğin zaman, bir sınır

çizmediğin zaman onların sana verdiği değer

düşmeye başlıyor. Ama ne zaman ki

prensiplerin oluyor; bir duruşun oluyor;

sınır çiziyorsun ve insanlar o sınırdan öteye geçemedikleri

zaman, işte o zaman insanlar sana saygı duymaya

başlıyorlar. Diyorlar ki "Evet, Beyhan'ın bir duruşu var."

"Beyhan her şeye gelmez, Beyhan her şeye tamam demez. Böyle olunca, dediğim gibi, o saygınlık ciddi oranda artıyor ve sen o karizma

duvarına bir tuğla eklemiş oluyorsun.

Geçmişine karşılaştığın, günlük hayatta sohbet

ettiğin karizmatik insanlar oldu mu? Bi' düşün bakalım.

Benim yakın zamanlarda karşılaştığım böyle bir insan oldu.

O insanlar oturduk biraz sohbet ettik. Sonrasında

Onun yanından ayrıldığım zaman kendimi iyi hissediyordum

Ve sonrasında düşündüm ben: "Ya dedim, ben şu anda neden

iyi hissediyorum?" Ve onu detaylıca incelediğin zaman, o sohbeti, şunun farkına vardım: Karşımdaki insan, beni dinledi. Yaptığım şeyleri

çok merak etti. İlgiliydi hakikaten

ne anlatırsam. Ve böyle bir durumda

dedim ki: " Onunla beraber sohbet ederken bana güven veriyor

bu insan. Beni merak ediyor; beni değerli görüyor."

Ve sonrasında onunla tekrar görüşmek için

bi arzu hissetmeye başladım.

Yani aslında karizmatik insanlarda olan bir şey bu, sıklıkla olan bir şey.

Nedir? Onların yanındayken iyi hissedersin.

Onlar sana değerli hissettirir. Eğer ki sen sadece kendini

değerli olarak sunma telaşesindeysen karşı tarafı ihmal edersin.

Ama ne zaman ki karşı tarafa bu hissiyatı

verirsen karşı taraf senin yanında farklı hisseder ve

sana saygı duymaya başlar. Şimdi, politikacılara

dikkat et. Bir şehirde o şehrin

özel şeylerinden bahseder. Kimsenin bilmeyeceği belki

detay, sadece o şehirde yaşayan insanların

bildiği şeylerden bahseder. Ya da o civarda yaşayan birkaç

ismi bilirler: "Ahmet abi ne yapıyorsun? Ahmet ağa n'apıyorsun?"

gibi. Böyle olunca insan der ki

"Ya bu adam bize önem veriyor." Bu adam

bizimle ilgileniyor. Bizim dertlerimizle ilgileniyor. N'oluyor o zaman?

Aaa! O zaman bunun söylediği şeylere biz

daha çok dikkat kesilelim. Bunun söylediği ya da

öne sürdüğü fikirleri biz destekleyelim diye düşünmeye

başlıyor. Sen de bu politikacıların kullandığı taktiği

kullanabilirsin. Sadece karşı tarafa soru sorabilmek

bazen çok da yakın tanımadığın

bi' insanın ismini hatırlayabilmek bile

karşı tarafı ciddi anlamda etkileyecektir. Karizma ile

beden dili arasında çok ciddi bir ilişki var ama bu videoda

beden dilinin ayrıntılarına çok fazla girmeyeceğim sadece

ama sadece bir konudan bahsetmek istiyorum

bugüne kadar çok fazla iş görüşmesine katıldım

bir şekilde o iş görüşmesini yapan mülakatlara gelen

insanları değerlendirdim ve şöyle bir şeye çok dikkat ediyorum.

bir insanın cv'si ne kadar güzel olursa olsun

eğer ki oturuşuna dikkat etmiyorsa

sanki o oturduğu koltuğun ucuna tünemiş

bir kuş gibiyse... Büzüşmüş bir haldeyse

ne kadar iyi cv'ye sahip olursa olsun o

cv'nin ortasında koca bir boşluk oluşuyor.

İnsanların kafasında bilinçli ya da bilinç dışı olarak

şöyle bir düşünce oluyor: bu insan sıkışmış.

Kendini ifade edemiyor: özgüvensiz.

Böyle olunca sen ne söylersen söyle havada kalıyor.

Şunu net olarak söyleyebilirim bir insan

koltuğu yapmışsa, birkaç parçadan oluşur

bir koltuk bir sandalye: oturduğun yer

kolunu koymak için kolçak ve sırtını yaslamak için

bir yaslanma bölümü. Böyle olunca

koltuğun, sandalyenin her bölümünü kullanman lazım.

Kolçağını kullan, geniş otur biraz. Yayılmaktan bahsetmiyorum kesinlikle. Ve ucuna tünemek yerine sonuna kadar oturmalı o oturma kısmının.

Ve böyle büzüşmek, eğilmek yerine sırtını arkana yaslamak. Böyle olunca, o koltuğun hakkını verince

söylediğin şeyler o zaman hakkını bulacak o zaman

değerini görecek.

Karizmatik olmak istiyorsan bazen çok fazla

konuşmaktan ve birşey isterken çok fazla açıklama yapmaktan

kaçınmalısın. Bu ne demek? Şimdi, sen bir şey isteyeceksin

beraber çalıştığın bir insandan ya da senin astın olan

bir insandan. Böyle bir durumda istediğin şeyi

isterken çok fazla açıklama

yapıyorsan, bir sürü, bir sürü cümle kuruyorsan karşı

taraf da şöyle bir şey var: ne kadar çok açıklama

yaparsan senin saygınlığın ve orada karizman

birazcık aşağılara çekiliyor. Çok eskiden staj yaptığım

bir yerde 2 tane rehber öğretmen vardı. Birincisi

Ahmet abi vardı orada bu işlere bakan.

böyle getir götür işlerine bakan. Ahmet abi

şunu istiyorum derdi ve Ahmet abi 5 dk

içinde ilk rehber öğretmenin yaptığı şeyi tamamlardı.

Hemen hallederdi. İkinci

rehber öğretmen daha kibar daha hassas:

Ahmet abi rica etsem şöyle bir durum var

seni de yormak istemem ama şöyle bir durum var böyle

bir sürü açıklama yaptığı zaman Ahmet abi gider, ortadan

kaybolur. Bir iki saat sonra bulabilirsen bul Ahmet abiyi

Şimdi birincisi net bir şekilde

ifade ediyor. Ahmet abi şu fotokopileri

çektirir misin ? Ya da şu fotokopileri çektirelim. Öbürü de

diyor ki "ya acaba çektirebilir miyiz, yapabilir miyiz..."

bir sürü açıklama bir sürü yumuşatma bağlacı kullanıyor.

"ya" diyor, "yu" diyor, acaba diyor.

Böyle olunca karşı taraf senin sözünü dinlemiyor.

o yüzden çok fazla açıklama yapmaktan kaçınmalı ve yumuşatıcı ifadeler

kullanmamalısın. Bazen sadece ben böyle istiyorum

diye net ifadeler kullanmak bile çok daha iyi olacaktır.

Hepimizin hayatımca şikayet edecek o kadar çok konu var ki...

ama nedense hepimizin hayatında bu kadar çok mevzu

varken bazı insanlar çok şikayet eder

bazı insanlar çözüm önerileriyle gelir. Karizmatik

insanlar şikayet etmekten kaçınırlar.

Dikkat et etrafına... Bazı insanlar dediğim gibi çok sızlanırlar.

Memnuniyetsizlerdir: ne yaparlar ise

her yerde şikayet edecek bir konu bulurlar.

Böyle insanlar seni etkiler mi ? Seni bilmem ama beni kesinlikle etkilemez

Ama bir insan düşün... Evet sorunları söylüyor

ama ben bu konuda böyle yapıyorum diyor.

Ben bu konuda şöyle bir adım atıyorum dediğin zaman

karşı taraf etkileniyor. Beni etkiliyor böyle insanlar.

Diyorum ki adam sızlanmıyor, şikayetlenmiyor.

Bir adım atıyor. Eğer sen de

sızlanmak yerine, şikayet etmek yerine bir adım atarsan

ya da adım atamayacağın konularda hiç gündeme

bile getirmezsen daha etkileyici ve

daha karizmatik algılanırsın. Şimdi sana bir soru soracağım : Dünyada

çok önemli bir fikir bulunmuş.

ve bunun bir temsilcisi var. Ortaya koyacak ve bu fikri

anlatıyor. Bu fikir büyük değişimler

yaratacak Dünya'da.. Bu adam / bu kadın senin karşına

gelmiş bu fikrini, bu açılımını anlatıyor.

Ama anlatırken dişinde (bu anlatan kişinin dişinde)

kocam bir maydanoz parçası var. :) Ne hissederdin ?

O sana çok önemli şeyler

çok değerli şeyler anlatırken senin aklın

o değerli şeylere değil o maydanoza giderdi dimi ?

Birçok insanın aklı aslında böyle çalışıyor. Eğer ki sen

kişisel bakımına, giyimine, hijyenine

temizliğine dikkat etmezsen, sen ne anlatırsan anlat

karşındaki insanın dikkati o dişindeki

maydanoza gidecektir. Temiz olmalısın.

Hijyenik olmalısın ve ben şöyle düşünüyorum:

çok pahalı şeyler olmasına gerek yok

markalı şeyler olmasına gerek yok. Ama şık olmalısın.

Böyle olunca karşındaki insan

gözüyle düşünen bir insansa ve o ilk izlenimi

kurtamak adına senin karşıdaki insanı

etkileme olasılığın artacaktır. Dediğim gibi:

Üstüne başına dikkat edeceksin, şık olacaksın, temiz olacaksın

ve bakımlı olacaksın. Karizmatik olmak için

bu konu olmazsa olmak bir konu.

Peki sen karizma konusunda ne düşünüyorsun ? Ya da karizmatik olmak için

hangi yöntemleri kullanıyorsun?

Bu konulardan yorumlarda bahsedebilirsin. Beni dinlediğin için çok teşekkür ediyorum

güzel insan kendine iyi bak görüşmek üzere.